
Esas No: 2013/965
Karar No: 2013/1582
Karar Tarihi: 04.03.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/965 Esas 2013/1582 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında Çiftlik Mahallesi çalışma alanında bulunan 1567 ada 13 parsel sayılı taşınmaz ile 1566 ada 27 parsel sayılı taşınmaz arasında yer alan 83,39 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz haritasında yol olarak gösterilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmaz bölümünün kullanımında olduğu iddiasıyla Kadastro Mahkemesine dava açmış, dosya görevsizlik kararı ile Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmaz bölümünün yol olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, uygulama ve değerlendirme karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaz bölümünün kullanım kadastrosu sırasında haritasında yol olarak gösterilmiş olması, bu taşınmazın öncesinin de yol olduğu sonucunu doğurmamaktadır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yerel bilirkişi ve yöntemince belirlenecek taraf tanıkları ile keşif yapılarak yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmaz bölümünün yol olarak kullanılıp kullanılmadığı, yol olarak kullanılıyor ise, bu kullanımın ne zamandan bu yana devam ettiği, yol olarak kullanılmıyor ise, ne kadar süreyle kim veya kimler tarafından ne amaçla kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalıdır. Bu şekilde yapılan araştırma sonunda davaya konu bölümün yol olmayıp, fiilen davacının kullanımında olduğunun belirlenmesi halinde bu yer hakkında tutanak düzenlenerek Hazine adına sicil oluşturulmamış olduğu göz önüne alınarak "davacının zilyetliğinin tespitine" ilişkin hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, karar bozulmakla istek halinde temyiz harcının davacıya iadesine 04.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.