5. Hukuk Dairesi 2021/6893 E. , 2021/10392 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada Malatya 2. İş ile Ardahan 1. Asliye Hukuk (İş Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Dava, iş kazasında kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Malatya 2. İş Mahkemesince, davacının iş yaptığı yerin Ardahan merkez sınırları içerisinde kaldığı, talep ettiği alacağın Ardahan ilinde yaptığı işten kaynaklandığı, böylece davacının işi yaptığı yer mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Ardahan 1. Asliye Hukuk Mahkemesince (İş Mahkemesi sıfatıyla) ise, davacının yerleşim yeri olan Malatya"daki iş mahkemesinde davayı açtığı, Malatya 2. İş Mahkemesi tarafından 2019/177 E. 2019/901 K sayılı kararda davacının işi yaptığı yerin Ardahan olması sebebiyle yetkisizlik verilerek dosyanın resen gönderildiği, 7036 sayılı kanunun 6/3 fıkrasının iş kazasında sadece işin yapıldığı yerin değil işçinin yerleşim yerini de yetkili kıldığı, bu nedenle kesin yetki kuralı ihtiva etmediği, Malatya 2. İş Mahkemesinin herhangi bir yetki itirazı olmadan resen yetkisizlik kararı vermesinin usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Her mahkemenin yargı yetkisi, belirli bir coğrafi bölge ile sınırlandırılarak yargı çevreleri oluşturulmuştur. Medenî yargılama alanında görev yapan mahkemelerin yetkisi, Anayasanın 142. maddesine uygun olarak, HMK’nın 5. maddesinde düzenlenmiştir. Diğer taraftan, bu Kanun dışında, özel kanunlardaki yetkiye ilişkin kuralların, kesin yetki kuralı olarak öngörülmediği takdirde genel yetki kuralı ile beraber seçimlik bir yetki kuralı oluşturacağı hususuna yer verilerek; özel kanunlardaki yetkiye ilişkin hükümler saklı tutulmuştur (Kuru, B: Hukuk Muhakemeleri Usulü, C. I, İstanbul 2001, s. 379 vd.; Pekcanıtez, H./Atalay, O./ Özekes, M: Medeni Usul Hukuku; Ankara 2011, s:117 vd.)
Davanın açıldığı ve ilk derece Mahkemesi tarafından karar verilen tarihte yürürlükte bulunan 7036 sayılı Yasa’nın 6. maddesi, “(1) İş mahkemelerinde açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi ile işin veya işlemin yapıldığı yer mahkemesidir. (2) Davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. (3) İş kazasından doğan tazminat davalarında, iş kazasının veya zararın meydana geldiği yer ile zarar gören işçinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. (4) İş mahkemelerinin yetkilerine ilişkin olarak diğer kanunlarda yer alan hükümler saklıdır. (5) Bu madde hükümlerine aykırı yetki sözleşmeleri geçersizdir.” düzenlemesini içermektedir. Benzer düzenleme, mülga 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 5. maddesinde ve 5521 sayılı Yasa’da sarahat bulmayan hallerde Hukukuk Muhakemeleri Kanunu’na gönderme yapan 15. maddesinde de mevcuttur.
01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 447/2.maddesine göre "Mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18.6.1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır" hükmü gereğince genel yetki kuralı dışında düzenleme öngörülmemiş olması karşısında 6100 sayılı HMK"da yer verilen özel yetkiye ilişkin düzenlemelerin İş Mahkemelerinin yetkisinin belirlenmesinde dikkate alınması gerekir.
6100 sayılı HMK 6/1. maddesi genel yetki kuralını düzenlemekte olup; "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir." denilmektedir. Tüzel kişilere karşı açılacak davalarda yetkili mahkeme tüzel kişinin ikametgahının (merkezinin) bulunduğu yer mahkemesidir. (6102 s. TTK. 213., 339., ve 576. maddeleri) HMK. 14. maddesi ise, bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olabileceğini hüküm altına almıştır.
Birden fazla yetkili mahkeme bulunması halinde yetkili mahkemeyi seçme hakkı davacıya aittir. Davacı, yetkisiz bir mahkemede dava açmışsa, seçme hakkı itiraz eden davalıya geçer, davalını bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir. Yetki itirazının dinlenebilmesi için, davalı itirazında yetkili mahkemenin gösterilmesi zorunludur. Davacı, genel ve özel yetki kurallarına göre, kendisine verilen seçimlik hakkını yasaya uygun kullanmaz ise seçim hakkı davalıya geçer. Seçim hakkı kullanılırsa davalının bildirdiği yetkili mahkemeye dosyanın gönderilmesine karar verilir. (..., ..., ..., ... - İş Kazaları ve Meslek Hastalıklarından Kaynaklanan Tazminat Davalarında Görev ve Yetki s.618; ..., İş Kazası veya Meslek Hastalığından Doğan Maddi ve Manevi Tazminat Davaları Uygulaması, 2. Baskı, s. 17)
Yetkisizlik kararında, yetki itirazında bildirilmemiş olan mahkemenin yetkili olduğuna karar verilemez. (Yargıtay 21. HD. 06/05/2008T. 2008/8323-7384 Esas ve Karar s. ilamı, ..., İş Kazası veya Meslek Hastalığından Doğan Maddi ve Manevi Tazminat Davaları Uygulaması, 2. Baskı, s. 26)
Somut olayda, ikametgâh adresi Malatya olan davacının HMK 16. maddesindeki seçimlik hakkını, yerleşim yerinde dava açarak kullanmasının, genel yetki kuralına uygun olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın Malatya 2. İş Mahkemesince görülüp çözümlenmesi gerekir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Malatya 2. İş Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 27/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.