13. Hukuk Dairesi 2016/1981 E. , 2018/2451 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı bankanın ... şubesinden % 0,97 faiz oranı ile 163.000 TL tutarlı kredi kullandığını, 16.07.2013 tarihine kadar kredi taksitlerini düzenli ödediğini, 135,157,16 TL kalan ana para borcunu taksit gününden 8 gün sonra 137.344,39 TL olarak ödediğini, kendisinden fon, vergi, 8 günlük faiz adı altında ve ayrıca 12.315,14 TL erken ödeme komisyonu adı altında tahsilatlar yapıldığını ileri sürürek, kendisinden haksız nedenlerle alınan toplam 13.725,48 TL nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı banka vekili, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 8.398,91 TL nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dava, kredinin kapatılması sırasında yersiz tahsil edildiği iddia olunan masrafların iadesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, 20.03.2014 tarihli bilirkişi raporu benimsenerek, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bilindiği üzere; 6102 sayılı TTK"nın ( Türk Ticaret Kanunu ) 6335 sayılı kanunla değişik 5. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Dava, 6335 sayılı Yasa ile değişik 6102 sayılı TTK"nın 5. maddesi hükmünün yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra 04.10.2013 tarihinde açılmıştır. Görev, 6100 sy. HMK"nın 1. maddesi hükmü gereği kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmelidir. Bu açıklamalar kapsamında somut olay değerlendirildiğinde; kullanılan kredinin türü, bilirkişi tarafından şüpheye yer vermeyecek şekilde tespit edilmemiş, kullanılan kredinin Tüketici Kredisi olması haline ve Genel Kredi olması haline göre, değerlendirmeler yapılıp, kredinin türü açıklığa kavuşturulmaksızın sonuca gidilmiştir. Bu durumda, bilirkişi raporu hükme esas alınamaz. Hal böyle olunca, dosyanın konusunun uzmanı yeni bir bilirkişiye verilerek, öncelikle kredinin türünün açıklığa kavuşturulmasının sağlanması, sonrasında, ticari kredi olduğunun anlaşılması halinde, ticari krediye ilişkin mevzuat ve sözleşme hükümleri uygulanarak davanın esası hakkında karar verilmesi, aksi halde davada görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğunun kabulü ile görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre, tarafların temyiz itirazlarının şu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda bir numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın BOZULMASINA, iki numaralı bentte açıklanan nedenle tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 144,00 TL harcın davacıya, 339,35 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.