Esas No: 2021/4269
Karar No: 2022/4879
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/4269 Esas 2022/4879 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/4269 E. , 2022/4879 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın kısmen kabulüne dair Salihli Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/192 E-2017/24 K sayılı hükmünün kaldırılarak davanın kısmen kabulü
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 19.02.2018 tarihli, 2017/1011 Esas, 2018/327 Karar sayılı "ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılarak davanın kısmen kabulüne" ilişkin karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Davalı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 41.530 TL olduğu ve kasten öldürme suçundan 24/08/2011-25/01/2012 tarihleri arasında 154 gün tutuklu kalan davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 9.416,35 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
6100 sayılı HMK’nın 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362. maddesinin 1/a bendinde yer alan temyiz sınırı ve hükmedilen tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle, davalı vekilinin temyiz istemin CMK'nın 298. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE;
2-Davacı vekilinin temyiz talebinin incelenmesine gelince;
Tazminat davasının dayanağını oluşturan Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/365-2013/346 sayılı ceza dava dosyası kapsamında davacının kasten öldürme suçundan 24/08/2011-25/01/2012 tarihleri arasında 154 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonucunda davacının beraatine hükmedildiği, hükmün 19/11/2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK hükümlerine tabi olduğu anlaşılmakla,
Davacının 55.000 TL maddi, 80.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, 3.463,10 TL maddi, 3.500 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda yerel mahkeme hükmü kaldırılarak 3.416,35 TL maddi, 6.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesinde,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 142/1. maddesine göre, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat taleplerinin kararın kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceği, bu kapsamda dava dosyası incelendiğinde, tazminat talebinin dayanağı olan Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/365-2013/346 Karar sayılı ceza dava dosyasında davacı hakkında verilen ve 19.11.2015 tarihinde kesinleşen beraat kararının kesinleşme şerhi ile birlikte davacıya tebliğ edilip edilmediğinin araştırılarak varsa tebligat evrakının dosya arasına alınması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Tazminat talebinin dayanağı olan tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ceza infaz kurumundan sorularak infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 19.02.2018 tarihli, 2017/1011 Esas, 2018/327 Karar sayılı "ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılarak davanın kısmen kabulüne" dair hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 22.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.