2. Hukuk Dairesi 2014/13572 E. , 2014/23902 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı (kadın) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK.m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.m.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere (2). bentteki bozma sebebinde oybirliğiyle, (1.) bentteki bozma sebebinde oyçokluğuyla karar verildi. 26.11.2014 (Çrş.)
(Muhalif) (Muhalif)
KARŞI OY YAZISI
Davalı hakkında kadın hastalıkları ve doğum uzmanından alınan raporda, çocuk sahibi olmasını engelleyecek şekilde doğuştan anomali tespit edildiği, vajinoplasti sonrasında normal bir cinsel hayata kavuşabileceği, hormon bozukluğunun bulunmadığı bildirilmiştir. Tanık beyanlarından davacının, eşinin tedavisi için çaba gösterdiği, ne var ki, sonuç alamadığı, davalıda tespit edilen bu cinsel fonksiyon bozukluğu sebebiyle tarafların bir yılı aşkın bir süredir ayrı yattıkları toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Evliliğin sosyal amacı yanında, bir amacı da soyu devam ettirme ve cinsel tatmindir. Bunun eksikliği birliği çekilmez kılar. Davacıdan bu haldeki karısına katlanması beklenemez. Evlilik birliği ortak hayatı sürdürmesi davacı eşten beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmıştır. Bu itibarla mahkemece ulaşılan sonuçta bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu sebeple sayın çoğunluğun bu husustaki bozma kararına katılmıyorum.
KARŞI OY YAZISI
Davacı tarafından açılan boşanma davası sonucunda mahkemece, tarafların boşanmalarına karar verilmiş, karar davalı (kadın) tarafından temyiz edilmiştir.
Sayın çoğunluk tarafından “evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığı” gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Dosyada bulunan Kadın Hastalıkları Uzmanı raporunda, “kadın’ın doğuştan çocuk sahibi olmasını engelleyecek şekilde anomalisi bulunmaktadır. Ancak, vajinoplasti (vajinanın sıkılaşmasını ve toplanmasını sağlayan ameliyat) sonrasında normal bir cinsel hayata kavuşabilecektir”denilmektedir. Tanık beyanlarına göre, taraflar cinsel birliktelik gerçekleştirememekte ve ayrı yataklarda yatmaktadırlar. Davacı (koca)"nın, eşinin tedavisi için üzerine düşeni yaptığı, ancak sonuç alınamadığı da bu beyanlardan anlaşılmaktadır.
Evlilikte eşlerin diğer beklentileri yanında, “cinsel yönden tatmin olma” ve “çocuk sahibi olma” gibi beklentilerinin de karşılanmasını istemek en doğal haklarıdır. Bu isteklerin karşılanmaması halinde evliliğin çekilmez hale gelmesi kaçınılmazdır. Evlilik birliği temelinden sarsılmıştır. Tarafların boşanmasına karar verilmesi yerinde olduğundan, sayın çoğunluğun bu yöndeki bozma kararına katılamıyorum.