14. Ceza Dairesi 2016/3013 E. , 2020/3455 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sanık ... hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, diğer sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçları
HÜKÜM : Sanık ..."in çocuğun nitelikli cinsel istismarı eylemi reşit olmayanla cinsel ilişki, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemi ise kasten yaralama ile çocuğun kaçırılması ve alıkonulması kabul edilerek bu suçlardan mahkumiyetine, sanıklar ..., ... ve ..."in atılı suçtan mahkumiyetleri ile sanık ..."nin beraatine
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Katılan mağdure ve vekilinin sanıklar ..., ..., ... ve ... haklarında kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK"nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunda on sekiz yaşını bitirmeyen çocuğun annesi ile babasının çocuk üzerinde sahip oldukları velayet haklarının koruma altına alınması nedeniyle atılı suçun mağdurunun anne ile baba olması ve çocuk ..."ın velayet hakkına sahip annesi ..."ın kovuşturma evresinde alınan mahkeme ifadesinde kamu davasına katılmak istemediğini beyan etmesi karşısında, katılan mağdure ve yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilinin hükümleri temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
Katılan mağdure ve vekilinin, sanık ... hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan hükme yönelik ve sanık ... müdafisinin, sanık ... hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki ile çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/185 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar,belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezaların nevi ve miktarları itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından,sanık müdafisi ile katılan mağdure ve vekilinin yerinde görülmeyen temyiz taleplerinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Katılan mağdure ve vekili ile sanık ... müdafisinin, sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hüküm ile sanıklar ..., ... ve ..."in kendileri haklarında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa uygun kabule göre, sanık ... kasten yaralama eylemini silahtan sayılan yanar haldeki sigara ile gerçekleştirdiği halde, bu suçtan hüküm kurulurken cezasında 5237 sayılı TCK"nın 86/3-e maddesi uyarınca artırım yapılmaması suretiyle eksik ceza tayini,
5237 sayılı TCK"nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunun 5271 sayılı CMK"nın 253/1b-7. maddesi gereğince uzlaşmaya tabi suçlardan olduğu nazara alınıp 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemelerde gözetilerek CMK"nın 253/4. maddesine göre uzlaşma teklifinin suç tarihinde çocuğun velayet hakkına sahip annesi ... ile sanıklar ..., ... ve ... arasında yapılarak sonucuna göre işlem yapılması gerekirken, kovuşturma şartı olan uzlaşma hükümlerinin uygulanmaması suretiyle eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
Hükümden sonra 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, katılan mağdure ve vekili, sanık ... müdafisi ile sanıklar ..., ... ve ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.