Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, davacı ile davalı arasında kurulan vekâlet ilişkisi nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın eser sözleşmesi niteliğinde olduğu kabul edilip ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/128 Esas sayılı dosyasında yüklenici şirket vekili tarafından açılan davanın iş sahibi ... yönünden kabul edilip, ... yönünden reddedilerek kesinleştiği ve bu nedenle davacının davalıdan alacaklı olmadığı sabit görüldüğünden davacının davasının reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı ile davalı arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Davacının iddiası; dosyaya sunulan deliller, vekâletname ve belgelere göre davacı vekil eden, davalı vekil olup, taraflar arasında davacıya verilecek iskan kredisini kullanarak krediyi banka ve yetkili mercilerden çekmek, inşaat yaptırmak üzere müteahhit tutmak, müteahhide ödeme yapmak ve malzeme almak üzere davalıya verilen ... Noterliği"nce düzenlenen 13.06.2011 tarih 1217 yevmiye nolu vekâletname ile vekâlet ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır. Vekil, vekil eden adına hareket ettiğinden talimata uygun, şahsen ifa, sadakat ve özen gösterme borcu altında olduğu gibi 818 sayılı BK"nın 392 ve 6098 sayılı TBK"nın 508. maddesi hükümlerine göre vekâlet verenin istemi üzerine yürüttüğü işin hesabını vermek ve vekâletle ilişkili olarak aldıklarını vekâlet verene vermekle yükümlüdür. Somut olayda eldeki davada da davalının vekil olarak davacı adına verilen kredileri banka ve mercilerinden davacıya vekâleten çekmesine rağmen inşaat işlerinde kullanmaması sebebiyle uğranılan zararın tazmini talep edilmektedir.
... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/128 Esas sayılı dosyasında davayı açan yüklenici o dosyanın davalılarından ... iş sahibi, diğer davalı ... iş sahibinin vekili olup hakkındaki dava vekilin yükleniciye karşı sorumlu olmaması gerekçesi
ile sıfat yokluğundan reddedildiğinden taraflar arasında vekâlet ilişkisinden doğan bu davada kesin ve güçlü delil teşkil etmesi mümkün değildir.
Bu durumda mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlık vekâlet sözleşmesinden kaynaklandığından tarafların bildirdiği deliller toplandıktan sonra TBK"daki vekâlet sözleşmesi ile ilgili hükümler ve özellikle 508.maddesindeki hesap verme yükümlülüğü gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 24.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi