Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2019/12182
Karar No: 2021/6293
Karar Tarihi: 29.04.2021

Danıştay 6. Daire 2019/12182 Esas 2021/6293 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/12182
Karar No : 2021/6293

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı - …
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Nakliyat Mad. İnş. Mal. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Isparta İli, Uluborlu İlçesi, … Barajı mevkiinde davacı şirkete ait beton mikser aracı tarafından, çimento atığının yol kenarına dökülmesi suretiyle çevre kirliliğine sebebiyet verildiğinden bahisle, 2872 sayılı Çevre Kanununun 20. maddesinin (j) bendi uyarınca idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Isparta Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Ondördüncü Dairesinin 10/04/2018 tarih ve E:2015/3873, K:2018/2401 sayılı kararıyla bozulması üzerine, İdare Mahkemesince bozma kararına uyularak; 2872 sayılı Çevre Kanununun ihlal edildiğine dair denetim tutanağını tanzim eden Jandarma Genel Komutanlığına, Orman ve Su İşleri Bakanlığınca 2872 sayılı Kanunun 12. maddesine göre yapılmış bir yetki devri bulunmadığından, denetim yetkisi bulunmayan kurumda görevli jandarmalar tarafından düzenlenen tutanağa dayanılarak idari para cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan, çevre denetimi ile yapılan denetimler sonucunda tespit edilen ihlallerle ilgili olarak hukuka aykırı fiili işlediği ileri sürülen kişi veya kuruluş ile işlenen hukuka aykırı fiil arasındaki illiyet bağı, somut ve kesin bir şekilde ortaya konulmadan 2872 sayılı Çevre Kanunu kapsamında idari yaptırım kararı verilmesi mümkün olmadığı, fiilin niteliğinin ve kim tarafından gerçekleştirildiğinin, kesin ve hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerektiği, uyuşmazlıkta, Jandarma ekibi tarafından sadece görgü tanığının beyanı esas alınarak işlem yapıldığı, davacının anılan fiili işlediğinin kesin ve hiçbir şüpheye yer vermeyecek biçimde somut olarak ortaya konulamadığı görüldüğünden, dava konusu işlemde bu yönden de hukuki isabet görülmediği gerekçeleriyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davaya konu fiilin ihbar üzerine yapılan kontrolde tespit edilen anlık bir fiil olduğu, Jandarma ekibi tarafından olay mahallinde yapılan denetimde tutanak düzenlenerek idari yaptırım konusunda Isparta Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne bildirildiği, bu bildirimden sonra Isparta Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce görevlendirilecek personelin olay yerine gitmesi durumunda aynı tespitlerle karşılaşabilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, çevreyi kirletme fiillerinin bir daha tespitinin mümkün olmadığı, genel kolluk kuvveti olan Jandarma personelince yapılan tespite itibar edilerek idari yaptırım uygulanmasının hukuka uygun olduğu, aksi durumun işlenen fiillerin yaptırımsız kalmasına ve böylece çevrenin tahrip olmasına sebebiyet vereceği, Bakanlıklarınca yeniden denetim yapılması suretiyle ihlalin belirlenmesinin imkansız olacağı, Jandarmanın sorumluluk alanlarında kamu düzenini korumak, kamu düzenini sağlamak ve bunun için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak görevinin bulunduğu, çevrenin korunmasına ve kirletilmesinin önlenmesine yönelik uygulamaların kamu düzenine ilişkin olduğu belirtilerek, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının değişik gerekçe ile onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Uluborlu İlçe Jandarma Komutanlığında görevli jandarmalar tarafından 17/03/2014 tarihinde olay mahallinde yapılan denetimde, muhtelif yerlere önceden dökülen ve betonlaşmış halde beton bloklarının olduğu, ihbara konu arazide 1,5 metrekare alanda 0,5 metreküp halen betonlaşmamış beton harcının olduğu, olay yerinde bir adet beton pompası hortumu temizleme sünger topunun bulunduğu, ihbarda belirtilen ... plakalı aracın sorgulanmasından davacı şirkete ait olduğu görgü tanığının imzasıyla tespit edilmiştir.
Anılan tespite istinaden, dava konusu işlem ile, çimento atığının yol kenarına döküldüğünden bahisle 2872 sayılı Kanunun 20. maddesinin (j) bendi uyarınca davacı şirkete 42.232,00 TL para cezası verilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT VE HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanununun 3. maddesinde Jandarmanın, emniyet ve asayiş ile kamu düzeninin korunmasını sağlayan ve diğer kanunların verdiği görevleri yerine getiren silahlı genel kolluk kuvveti olduğu, ''Jandarmanın genel olarak görevleri''ni düzenleyen 7. maddesinde, Jandarmanın sorumluluk alanlarında emniyet ve asayiş ile kamu düzenini sağlamak, korumak ve kollamak, kaçakçılığı men takip ve tahrik etmek, suç işlenmesini önlemek için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinin dış korunmalarını yapmak, (b) ve (c) bentlerinde belirtilen görevler dışında kalan ve diğer kanun ve nizam hükümlerinin icrası ile bunlara dayalı emir ve kararlarla Jandarmaya verilen görevleri yapmakla görevli olduğu hükmüne yer verilmiştir.
Jandarmanın genel olarak görev ve sorumluluk alanının, polis ve sahil güvenlik teşkilatının görev alanının dışındaki yerler olduğu, Jandarmanın görev alanının genellikle Ülkemizin kırsal kesimleri olduğu görülmektedir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; Jandarmanın sorumluluk alanlarında kamu düzenini korumak, asayiş ile kamu düzenini sağlamak, koruma ve kollamak ve bunun için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak görevinin bulunduğu çevrenin korunmasına ve kirletilmesinin önlenmesine yönelik uygulamaların da kamu düzenine ilişkin olduğu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının çevre denetimi ile ilgili görevli personel kapasitesinin sınırlı olması nedeniyle geniş bir alanı kapsayan ülkenin kırsal alanlarında çevre denetiminin yeterince ve sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı da dikkate alındığında, Jandarmanın Çevre Kanunu kapsamındaki konusu suç teşkil eden fiil ve uygulamaları tespit yetki ve görevinin bulunduğunun kabulü gerekmektedir.
Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 05/12/2019 tarihli, E:2019/616 K:2019/6248 sayılı kararı da bu yönde olup, görev ve sorumluluk alanı çerçevesinde Jandarma personelinin Çevre Kanununa ilişkin, konusu suç teşkil eden fiil ve uygulamaları tespit etme yetkisi ve görevinin bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Çevre denetimi ile yapılan denetimler sonucunda tespit edilen ihlallerle ilgili olarak hukuka aykırı fiili işlediği ileri sürülen kişi veya kuruluş ile işlenen hukuka aykırı fiil arasındaki illiyet bağı, somut ve kesin bir şekilde ortaya konulmadan 2872 sayılı Çevre Kanunu kapsamında idari yaptırım kararı verilmesi mümkün değildir. Fiilin niteliğinin ve kim tarafından gerçekleştirildiğinin, kesin ve hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerekmektedir.
Bu durumda; İdare Mahkemesi kararında yer alan; 2872 sayılı Çevre Kanununun ihlal edildiğine dair denetim tutanağını tanzim eden Jandarma Genel Komutanlığına, Orman ve Su İşleri Bakanlığınca 2872 sayılı Kanunun 12. maddesine göre yapılmış bir yetki devri bulunmadığından, denetim yetkisi bulunmayan kurumda görevli jandarmalar tarafından düzenlenen tutanağa dayanılarak idari para cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı yönündeki yönündeki gerekçenin çıkartılması gerekmektedir.
Sonuç olarak; uyuşmazlıkta, Jandarma ekibi tarafından sadece görgü tanığının beyanı esas alınarak işlem yapıldığı, davacının anılan fiili işlediğinin kesin ve hiçbir şüpheye yer vermeyecek biçimde somut olarak ortaya konulamadığı gerekçesiyle dava konusu para cezasının iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda belirtilen GEREKÇE İLE ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 29/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi