Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/3288 Esas 2012/7669 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3288
Karar No: 2012/7669
Karar Tarihi: 08.10.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/3288 Esas 2012/7669 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2012/3288 E.  ,  2012/7669 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında Karaca Köyü çalışma alanında bulunan 235 ada 11 parsel sayılı 2000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı ve vergi kaydı nedeniyle ve ölü oldukları belirtilmek suretiyle ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., harici satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli 235 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ..., ... vekili, ..., ..., ... vekili ile Birhan Bostancı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tapu maliklerinden ..."in 1938 yılında öldüğü, ..."in nısıf hissesininin 3. şahıs durumundaki ... tarafından kullanıldığının, davacı ve bayii ... lehine tapu kayıt maliki ..."in payının 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 13/B-c maddesi uyarınca hukuki kıymetini yitirdiğinin anlaşılmasına ... payının davacı adına tescil edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalıların sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak ... payı yönünden yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece yapılan keşif ve uygulamadan; taşınmazın nısıf payı yönünden tapu kayıt maliki ..."nın 1908 yılında vefat ettiği, ..."nın ölüm tarihi itibariyle terekesinin müşterek mülkiyet hükümlerine tabii olduğu, 1986 yılında ..."nın bir kısım mirasçıları tarafından gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile, yine ... mirasçılarından ... tarafından ise harici yolla davacı tarafa pay satışı yapıldığı anlaşılmaktadır. Taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin davacının bayii ... mirasçısı ... tarafından sürdürüldüğü beyan edilmiş ise de, taşınmazın tapulu olması ve ... mirasçıları arasında taksim edilmemesi, ... mirasçısı ..."in, diğer mirasçıların miras paylarını zilyetlik yolu ile iktisabına olanak tanımamaktadır. Ancak; ..."nın miras paylarını satmayan mirasçılarının paylarının, terekeye göre 3. kişi konumunda bulunan davacı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 13/Bc maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde davacı tarafından zilyetlikle edinilebilmesi olanak dahilindedir. Bir başka anlatımla, ... mirasçısı olup miras paylarını satmayan ... mirasçılarının miras paylarının, 3. kişi konumunda bulunan davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespit tarihine kadar 20 yılı aşkın süreye ulaştığının anlaşılması halinde davacı tarafından iktisabına hukuken olanak bulunmaktadır. Hal böyle olunca mahallinde yeniden yöntemince keşif yapılarak yerel bilirkişi kurulu ve tanıklardan davacı tarafça taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıç tarihi ve zilyetlik süresi somut olaylara dayalı olarak sorulup, saptanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu hususun göz ardı edilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının talep halinde ilgilisine iadesine, 08.10.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.