11. Hukuk Dairesi 2018/1587 E. , 2019/3071 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20/02/2017 tarih ve 2016/200 E.-2017/113 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 11/01/2018 tarih ve 2017/1170-2018/19 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile eski çalışan davalı arasında 20.01.2011 tarihli rekabet yasağı sözleşmesi imzalandığını, sözleşme ile davalının müvekkili ile rekabet etmeme taahhüdünde bulunduğunu, bu taahhüdün ihlali durumunda 200.000 TL cezai şartın ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalının müvekkiline ait işletmeden ayrıldıktan sonra müvekkili ile aynı alanda iştigal eden dava dışı şirketin kurucu ortağı olduğunu, müvekkili ile rekabet ettiğini ve bu surette sözleşmenin ihlal edildiğini, bu nedenle cezai şartın tahsili için davalı aleyhine takip yapıldığını, davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, rekabet yasağı sözleşmesinin coğrafi alan olarak ve konu bakımından sınırlındırılmadığını, bu nedenle geçersiz olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, dava konusu alacağın 20.01.2011 tarihli gizlilik ve rekabet yasağı sözleşmesine dayandığı, davalının kurucu ortağı olduğu şirketin de 20.02.2011 tarihinde kurulduğu, bu durumda uyuşmazlığa 818 sayılı BK"nun 349. maddesinin uygulanması gerektiği, bu hükme göre rekabet yasağı sözleşmesinin geçerliliğinin yer sınırlamasına tabi bulunduğu, sınır belirtmeyen rekabet yasağı sözleşmesinin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekilince istinaf isteminde bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirimesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, taraflar arasındaki 20.01.2011 tarihli gizlilik ve rekabet yasağı sözleşmesinin 7. Maddesinde belirtilen "işverenin faaliyet gösterdiği alanlarda şirket kurma, kurulmuş bir şirkette her ne sıfatla olursa olsun çalışmama " yasağının, yazılım uzmanı olan davalının " elektronik yazılım ve tasarım" alanında faaliyet göstermemesini şart edip, davalının mesleki faaliyeti sürdürmesini bütünü ile engelleyeceği konu itibariyle geçerli bir sınırlama olmadığı gibi, yer olarak da hiçbir sınırlama getirilmemiş olması karşısında, 818 sayılı BK"nın 349. maddesi uyarınca anılan sözleşmenin geçerli olarak kabulünün mümkün bulunmadığı, gerçesiz bir sözleşmeye dayanılarak davalının gerçekleşen somut eyleminin rekabet yasağına aykırılık teşkil ettiğinin de ileri sürülemeyeceği, davacı şirketin başka bir çalışanla imzaladığı aynı sözleşmenin geçersiz olduğunun emsal bir davada, Yargıtay 11.Hukuk Dairesini"nin 22.06.2016 gün ve2015/8627 E.-2016/6912 K. Sayılı kararı ile de kabul edilmiş olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karara verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 17/04/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.