22. Hukuk Dairesi 2017/21762 E. , 2019/9811 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 28.10.2014 günü işverenden saat 00.00-08.00 vardiyasında çalışma için fazla çalışma ücreti verilmesini talep etmesi üzerine iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından ihbarsız ve tazminatsız feshedildiğini; ancak, kendisine herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücret alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 28.10.2014 tarihinde 24.00-08.00 vardiyasında çalışmak için servisle işe geldiğini, birkaç arkadaşı ile birlikte toplanarak işbaşı yapmadığını, fabrika önünde beklemeye başladığını, işyeri yetkililerine maaşlarına artış istediklerini, mesai şartlarını beğenmediklerini, birkaç arkadaşı ile birlikte çalışmak için gelen diğer işçileri de kışkırtarak onlarla konuşarak işe başlamamalarını söylediğini, bazılarına hakaret edip tehditte bulunduğunu, işi terk etmesi üzerine bu eylemle ilgili olarak 29.10.2014 tarihinde davacı hakkında tutanak tutulduğunu, sabah işyerinde disiplin kurulu toplanarak işe başladığı ve devamı sırasında resmi tatillerde işverenin isteği üzerine fazla mesai yapacağını kabul etmesine karşın 29 Ekim 2014 tarihinde işvereni sırf zor durumda bırakmak için işe başlamadığından İş Kanunu"nun 25/II maddesi uyarınca; işçinin yapmakla görevli olduğu görevleri hatırlatılmasına rağmen yapmamakta ısrar etmesi, işverenin güvenini kötüye kullanması nedeni ile iş sözleşmesinin feshine karar verildiğini, kayıtlar incelendiğinde 29 Ekim 2014 tarihinde yapılan çalışmaların çift ücret üzerinden gösterildiğini, fazla çalışma ücretinin ödenmediği iddialarının gerçeği yansıtmadığını ve izin alacağı da bulunmadığını savunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, işyerinde üç vardiya halinde çalışıldığı, davacının da içinde bulunduğu vardiyanın 29 Ekim resmi tatil günü çalışmayıp 30.10.2014 tarihinde 00.00-08.00 saatleri arası vardiyada çalıştığı, işveren tarafından anılan vardiya çalışmasının 29 Ekim resmi tatil gününde gerçekleşmemesi nedeniyle bayram tatili çalışma ücreti ödenmeyeceğinin belirtildiği, çalışması 29 Ekim resmi tatil süresine isabet eden diğer iki vardiya için tatil çalışma ücreti ödeneceğinin bildirildiği, davacının da içinde olduğu 30.10.2014 tarih 00.00-08.00 vardiya çalışanlarından bir kısım işçinin kendilerinin de resmi tatil çalışma ücretinden yararlandırılması isteği ile işverenin davetine rağmen işyerine girmeyerek ve çalışmayarak evlerine dönmeyi tercih ettiği, işveren tarafından çalışmaya davet edilmelerine rağmen işe başlamamaları karşısında iş sözleşmesinin davacı işçi tarafından haklı nedene dayanmaksızın feshedildiği gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddine; davacının yıllık izin ücretine ilişkin talebinin ise feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere ulusal bayram ve genel tatil günleri dinlenme hakkı kapsamında yer alan ücretli izinlerdendir. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 47. maddesinde genel tatil ücreti düzenlenmiştir. Buna göre, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde işçi herhangi bir çalışması olmaksızın bu günün ücretine hak kazanır. İşçi ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmış ise, kendisine ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödenir.
Somut olayda; davacının gece vardiyasında çalıştığı, 28 Ekim"i 29 Ekim"e bağlayan gece 24.00-08.00 arası çalışması bulunan davacının ulusal bayram genel tatil günü çalışması olduğundan ilave yevmiyeye hak kazandığı açıktır. İşverence bu ilave yevmiyenin verilemeyeceğinin açıklanması üzerine tatil günü çalışmayacağını beyan eden davacının iş sözleşmesinin işverence feshedilmesi haklı nedene dayanmadığından, kıdem ve ihbar tazminatının kabulü gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Dairemizin incelemesinden geçen emsal nitelikteki 2017/19986 esas ve 2017/19993 esas sayılı dosyalarda da, davacı ile aynı konumda olan işçilerin iş sözleşmelerinin davalı yanca feshinin haksız olduğu kanaatine ulaşıldığı anlaşılmaktadır. Açıklanan sebeplerle kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin kabulü yerine, yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.05.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.