Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/3527 Esas 2012/7486 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO


Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Kızılcaova Köyü 101 ada 409 parsel sayılı 3408,88 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle davalılar adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kaldığı ve Hazineye ait tapu kayıtları olduğu iddiaları ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddi ile çekişmeli taşınmazın kadastro tespiti gibi kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Davacı Hazine"nin dayandığı 15.10.1951 tarih ve 19 numaralı, taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kaldığından bahisle idari yoldan oluşturulan 7000 metrekarelik tapu kaydının doğu, kuzey ve kısmen güney sınırının taşınmaza uyduğu belirlenmiştir. Bununla birlikte, Hazine"nin hasım olduğu tescil ilamıyla oluşturulan, davalıya ait 29.6.1987 tarih ve 65 sıra numaralı tapu kaydının taşınmazın 2379 metrekarelik bölümünü kapsadığı belirlenmiştir. Doğru sonuca varılabilmesi için, mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve tarafların delil listelerinde isimleri yazılı tanıklar ve tespit bilirkişileri hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı, Hazine"ye ait tapu kaydının davalı tapusunun miktar fazlasını kapsayıp kapsamadığı kesin olarak belirlenmeli, Hazine tapusu oluşum belgeleri ile getirtilerek uygulamada yararlanılmalı, Hazine tapusunun doğu sınırındaki..."nun dava konusu taşınmazın bulunduğu mevkiide başkaca taşınmazı olup olmadığı araştırılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.