Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5403
Karar No: 2019/3043
Karar Tarihi: 16.05.2019

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/5403 Esas 2019/3043 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2018/5403 E.  ,  2019/3043 K.

    "İçtihat Metni"


    Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak suçundan sanık ... hakkında ... sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 21/05/2009 tarihli ve 2009/367 esas, 2009/890 sayılı kararını müteakip, hükümlünün yasal süresi içerisinde müracaat etmediği gerekçesiyle yargılamaya devam edilmesine ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2013 tarihli ve 2013/6106 DS sayılı talebi üzerine, sanığın ... sayılı Kanun"un 191/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 6.000,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/03/2014 tarihli ve 2014/58 esas, 2014/299 karar sayılı mahkumiyet hükmünün kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 03/10/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    İncelenen Dosyadan;
    1-Sanık hakkında 10.02.2009 tarihli eylem nedeni ile İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 12.03.2009 tarihli, 2009/4360 iddianame sayılı iddianamesi ile TCK"nın 191/1, 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
    2-Yapılan yargılama sonucunda; İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 21.05.2009 tarihli, 2009/367 esas ve 2009/890 sayılı kararı ile sanık hakkında TCK’nın 191/2-3-4. maddeleri uyarınca 1 yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın 15.06.2009 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği ve infazı için İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 04.10.2010 tarihli çağrı kağıdının 10.11.2010 tarihinde Tebligat Kanunu 35. maddeye göre tebliğ edildiği ve sanığın 10 günlük süre içerisinde müdürlüğe başvurmaması nedeniyle evrakın 24.12.2010 tarihinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"na iade edildiği, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 04.01.2011 tarihinde İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesine yargılamanın devamına ilişkin talepte bulunulduğu,
    3-İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 03.11.2011 tarihli, 2011/218 esas ve 2011/1226 sayılı kararı ile "21.05.2009 tarihli, 2009/367 esas ve 2009/890 sayılı kararı ile hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinde değişiklik yapılmasına yer olmadığına ve infazının sürdürülmesine" karar verildiği, kararın 08.12.2011 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği ve infazı için İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 09.04.2012 tarihli çağrı kağıdının 10.07.2012 tarihinde tebliğ edildiği ve sanığın 10 günlük süre içerisinde müdürlüğe başvurmaması nedeniyle evrakın 02.11.2012 tarihinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"na iade edildiği, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 28.11.2012 tarihinde İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesine yargılamanın devamına ilişkin talepte bulunulduğu,
    4- İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 19.03.2013 tarihli, 2013/6 esas ve 2013/217 sayılı kararı ile "03.11.2011 tarihli, 2011/218 esas ve 2011/1226 sayılı kararı ile hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinde değişiklik yapılmasına yer olmadığına ve infazının sürdürülmesine" karar verildiği, kararın 05.04.2013 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği ve infazı için İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 12.06.2013 tarihli çağrı yazısının 25/06/2013 tarihinde sanığa tebliğ edildiği, 10 günlük süre içerisinde müdürlüğe başvurmaması nedeniyle evrakın kapatılarak müdürlüğün 02.12.2013 tarihli yazısı ile İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 17.12.2013 tarihinde İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesine yargılamanın devamına ilişkin talepte bulunulduğu,
    5-İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 11.03.2014 tarihli, 2014/58 esas ve 2014/299 sayılı kararı ile sanığın TCK’nın 191/1, 62, 50/1-a maddeleri uyarınca 6000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın yokluğunda verilen kararın 28.03.2014 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği, anlaşılmıştır.
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında,
    " Dosya kapsamına göre, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 22/12/2015 tarihli ve 2015/1717 esas, 2015/33429 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, sanığa 10 gün içinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurması gerektiği uyarısını içeren tebligatın yapılması ve sanığın başvuruda bulunmaması üzerine, yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için sanığa "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması bu tebligata rağmen de başvuruda bulunmadığı takdirde sanık hakkında davaya devam olunacağı nazara alındığında, somut olayda sanığın denetimli serbestlik tedbirine başlanabilmesi için usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen başvuruda bulunmadığından bahisle denetimli serbestlik dosyasının kapatılarak gönderildiği, sanığa yeniden tebligat yapılmadığı anlaşılmakla, denetime uymamakta ısrar şartının gerçekleşmediği hususu gözetilmeden, durma kararı verilmesi yerine yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir. " denilerek. İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/03/2014 tarihli ve 2014/58 esas, 2014/299 kararsayılı kararının bozulması istenmiştir.
    Konunun Değerlendirilmesi:
    Kanun yararına bozma istemine konu kararın verildiği 18.07.2012 tarihinden sonra yürürlüğe giren ... sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 68. maddesi ile getirilen düzenlemeler karşısında; hükümlünün kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için de önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta "ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata karşın başvuruda bulunmaması gerekmektedir.
    Yapılan incelemede; sanığa, 10 gün içinde İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne başvurması gerektiği uyarısını içeren çağrı kağıdının usule uygun şekilde tebliğ edildiği, sanığın müdürlüğe başvuruda bulunmadığı; ancak, sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta "ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata karşın başvuruda bulunmaması halinde sanığın yükümlülük ihlalinden söz edileceği, somut olayda hükümlünün Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce çıkarılan çağrı yazısına karşın 10 gün içinde Müdürlüğe başvurmamasının tek başına ısrar olarak değerlendirilemeyeceği, ısrar şartının gerçekleşmemesi nedeni ile mahkemece ... sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8-2. cümle maddesi uyarınca durma kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yapılan yargılama sonucunda mahkûmiyetine karar verilmesi, kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
    Karar;
    Kanun yararına bozma talebine dayanan ihbarnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; yazılı şekilde karar verilmesi, kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden İzmir 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/03/2014 tarihli ve 2014/58 esas, 2014/299 karar sayılı kararının ... sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 16/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi