Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3497
Karar No: 2015/15450
Karar Tarihi: 28.04.2015

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/3497 Esas 2015/15450 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/3497 E.  ,  2015/15450 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir gerekçeye dayanmaksızın feshedildiğini sözleşmenin feshinden dolayı kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı işveren sözleşmenin haklı sebeplerle feshedildiğini davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
    Dosya içeriğine göre mağaza sorumlusu olan davacının davalı şirketin mağaza sayımlarında kaydi ve gerçek stok miktarları konusundaki usulsüzlüğü ve aradaki açığı yöneticilere bildirmediği, kaydi stoktaki miktarlara göre usule aykırı envanter raporlaması yaparak fiili stok açığını usulsüz gizlediği gerekçesiyle mağaza sorumlusu olan davacının bu kasti davranışları ile güveni sarstığından 4857 sayılı Kanun"un 25/II-e maddesi uyarınca haklı nedene dayalı olarak iş sözleşmesinin feshedildiği anlaşılmaktadır. Davacı da bu uygulamayı kabul etmiştir.
    İşverenin güveninin kötüye kullanıldığı bu gibi durumlarda, işçinin sağladığı ekonomik yararın azlığı ve çokluğu fesih nedeninin oluşmasında etkili değildir. Önemli olan husus işverenin çalışanına karşı olan güvenini yitirmesi olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediğidir.
    Somut olayda davacının fesih sebebi yapılan davranışı 4857 sayılı Kanun"un 25/2 maddesi kapsamında kalmakta olup işverenin güvenini kötüye kullanması niteliğindedir. Bu durumda iş sözleşmesinin işveren tarafından derhal fesih hakkının doğduğu kabul edilerek kıdem ve ihbar tazminatı alacağının reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemenin yerinde görülmeyen yazılı gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermesi bozmayı gerektirmiştir.
    3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 25. ve 26. maddeleri uyarınca hakim, dava veya cevap dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup, tarafların bildirmediği vakıaları kendiliğinden inceleyemez ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz. Tarafların talep sonuçları ile bağlıdır, ondan fazlasına veya başka şeye karar veremez.
    Davacı yanın ıslah dilekçesi ile arttırdığı fazla çalışma ücret ile ilgili 6100 sayılı Kanun"un 25. ve 26. maddelerine aykırı olarak daha fazlasına karar verilmesi hatalıdır.
    4-Davacı, mahkemece alınan bilirkişi raporuna göre fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacağı yönünden davasını ıslah etmiştir. Davalı, ıslah dilekçesine karşı süresinde verdiği yazılı itiraz dilekçesinde zamanaşımı definde bulunmuştur. İşçi ücretlerine ilişkin davalar beş yıllık zamanaşımına tabidir. Fazla çalışma ve hafta tatili alacağı bu tür alacaklardandır. Bu sebeple ıslahla talep edilen fazla çalışma ve hafta tatili alacağından, ıslah tarihinden geriye doğru beş yılın dışında kalan kısmı zamanaşımına uğramıştır. Mahkemece yapılacak iş, ıslahla talep edilen ve zamanaşımına uğramayan fazla çalışma ve hafta tatili ücret alacağı, gerekirse bilirkişiden ek rapor alınarak belirlenmeli ve oluşacak sonuç doğrultusunda fazla mesai ve hafta tatili alacağı hakkında bir karar verilmelidir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi