5. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/3503 Karar No: 2017/9612 Karar Tarihi: 30.03.2017
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/3503 Esas 2017/9612 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2017/3503 E. , 2017/9612 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Taşınmaz üzerindeki yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş ise de; taşınmazın zemin bedeli yönünden rapor geçersizdir. Şöyle ki; 1)Dosyada bulunan Belediye Başkanlığı yazı cevaplarına ve (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 2015/6111E. sayılı dosyası ile denetimden geçen ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/247 E. sayılı dava dosyasında aynı özellikte bulunan ve aynı kök parsel olan ... parselden ifrazen oluşan bitişik ... parsel sayılı taşınmaza arsa vasfında değer biçildiği hususu da gözetilerek dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğu anlaşılmış olup, taşınmazın bu niteliğine göre kamulaştırma değerinin emsal karşılaştırması suretiyle tespiti gerekir. Bu itibarla; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, 2)Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve krokide (C) harfi ile gösterilen 5.127,31 m2"lik kısmın geometrik durumu ve yüzölçümü nazara alındığında bu bölümde değer azalışı meydana gelmeyeceği, krokide (A) harfi ile gösterilen 757,41 m2 lik kısmın ise kullanılamaz hale gelmesi sebebiyle bu bölümün tüm bedeline hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde arta kalan toplam alana % 10 değer azalışı uygulanmak suretiyle hesap yapan bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda eksik bedel tespiti, Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 30/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.