Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2019/8708
Karar No: 2021/2555
Karar Tarihi: 29.04.2021

Danıştay 4. Daire 2019/8708 Esas 2021/2555 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/8708
Karar No : 2021/2555

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av….

KARŞI TARAF (DAVACI) : … İnşaat Taahhüt Sanayive Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullanıldığından bahisle takdir komisyonu kararına dayanılarak 2010/12 dönemine ilişkin olarak re'sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; davacının hakkında sahte belge düzenlediği yolunda vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden 2010 yılında mal/hizmet alımında bulunduğunun Ba-Bs bildirim formlarından tespit edildiği gerekçesiyle takdir komisyonuna sevkinin ve komisyonca Ba formunda yer alan alım tutarına göre takdir edilen matrah üzerinden dava konusu cezalı tarhiyatların yapıldığı, takdir komisyonuna tanınan inceleme ve araştırma yetkisi kapsamında mükellef defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmak suretiyle söz konusu faturalarda yer alan katma değer vergilerinin yasal defter ve kayıtlara intikal ettirilerek indirimlerde kullanıp kullanmadığı hususları tespit edilmeden, mükellefin uyuşmazlık konusu vergilendirme dönemlerinde indirilecek katma değer vergileri toplamı ile vergiye tabi işlemleri dolayısıyla hesaplanan katma değer vergileri toplamının karşılaştırması yapılmadan ve bu yolla ilgili dönem ödenecek katma değer vergisi veya sonraki döneme devredecek katma değer vergisi çıkıp çıkmadığı hususları belirlenmeden alınan takdir komisyonu kararlarının eksik incelemeye dayalı olduğu anlaşıldığından, söz konusu takdir komisyonu kararlarına istinaden davacı adına yapılan dava konusu cezalı tarhiyatlarda yasal isabet görülmediği gerekçesiyle İstinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından vergi mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun "Re'sen Vergi Tarhı" başlıklı 30. maddesinde; re'sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlanmış ve maddenin 6. bendinde; tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunmasının re'sen tarh nedeni olduğu hükmüne yer verilmiştir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinde de, katma değer vergisi indirim mekanizması düzenlenmiş, 29. maddenin (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri belirtilmiş, aynı Kanunun 34. maddesinin 1. bendinde, yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Görüldüğü üzere, 3065 sayılı Kanunun 29. maddesine göre mükellefler kendilerine yapılan teslim ve hizmetler nedeniyle düzenlenen fatura ve benzeri vesikalardaki katma değer vergisini indirim konusu yapabilirler. Ancak, 213 sayılı Kanunun 3. maddesinin (B) bendinde ifade edildiği üzere vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır. Bu kuralın gereği olarak mükelleflerin Katma Değer Vergisi Kanunu'nun yukarıda sözü edilen 29. maddesi hükmünden yararlanabilmelerinin ön şartı, fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması, indirim konusu yapılacak verginin fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve söz konusu belgelerin kanuni defterlere kaydedilmiş olmasıdır. Mükelleflerin yapmış oldukları katma değer vergisi indirimlerinin hukuka uygun olup olmadığını incelemek amacıyla defter ve belgelerin incelemeye ibrazının vergi dairesi tarafından istenilmesine rağmen ibraz edilmemesi durumunda ya da bir kısım gider belgelerinin sahte olduğunun iddia edilmesi karşısında ise, vergi dairesince, 3065 sayılı Kanunun 29. ve 34. maddelerinde düzenlenen indirim şartlarının yerine getirilmediği araştırılarak, indirim konusu vergilerin reddi ve re'sen vergi tarhiyatı yapılabileceği açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı hakkında katma değer vergisi yönünden matrah takdir edilmek üzere 13/04/2015 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, 07/12/2016 tarihli takdir komisyonu kararında; "… Vergi Dairesi Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısı ve İstanbul Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazısı dikkate alınarak 393.750 TL'nin davacının katma değer vergisi matrahına ilave edilmesinin" belirtildiği, verilen karar uyarınca, 2010/12 dönemi için davacı adına tarhiyat yapıldığı, takdir komisyonu kararına dayanak alınan 16/11/2016 tarihli yazının incelenmesinden davacının 2010/12 döneminde 281.250 TL'lik fatura aldığı … hakkında düzenlediği faturaların sahte belge mahiyetinde olduğuna ilişkin … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu bulunduğu, davacı şirketin BA bildiriminde bu faturaları kullandığının tespit edildiği anlaşılmış, ancak takdire dayanak alınan Halkalı Vergi Dairesi Müdürlüğünün 27/11/2014 tarihli yazının dosya içinde bulunmadığından takdir edilen (393.750 TL-281.250) 112.500 TL'nin dayanağı anlaşılamamıştır.
Bölge İdare Mahkemesince davacının defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmaksızın yapılan tarhiyatın hukuka uygun olmadığı belirtilse de, davacının sahte fatura düzenlediği tespit edilen mükelleften aldığı faturaları kendi bildirdiği BA formunda beyan etmesi sonucunda bu faturaları kullandığının anlaşılmış olması sebebiyle bu verilerek göre matrah takdir edilmesinin hukuka aykırı olmadığı, sonucuna varılmıştır.
Buna göre, dosyada bulunmayan takdir komisyonuna dayanak alınan yazı ve … hakkında düzenlenen Vergi Tekniği Raporunun davalı idareden istenilerek yapılacak incelemeye göre karar verilmesi gerekirken belirtilen gerekçeyle Vergi Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf talebinin reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 29/04/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının Dairemizin 18/02/2019 tarih ve E:2018/2086, K:2019/1207 sayılı kararında yer alan karşı oyda belirtilen gerekçelerle onanması gerektiği görüşüyle dairemiz çoğunluk kararına katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi