13. Hukuk Dairesi 2015/39170 E. , 2018/2369 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, bakanlıklarına bağlı ... Erkek Yetiştirme Yurdunda çalışan ... tarafından işçi alacaklarının tahsili amaçlı aleyhlerine açılan ... İş Mahkemesinin 2011/371 esas sayılı davasında işçi alacaklarının kendileri ve davalıdan tahsiline karar verildiğini, halen temyiz aşamasında olan karar gereğince ... 1. İcra Müdürlüğünün 2013/3551 esas sayılı icra takip dosyasına 03.06.2013 tarihinde 20.789,39-TL yatırdıklarını, 4734 sayılı kamu ihale kanununa göre söz konusu şahsın mevzuattan kaynaklanan sorumluluklarının tamamının davalı yükleniciye ait olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüyle 20.789,39-TL"sının ödeme tarihi olan 03.06.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne; 20.789,39-TL"sının ödeme tarihi olan 03.06.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, hizmet alım ihalesinin davalı tarafından üstlenildiğini, ihale şartnamesine göre, davalı yüklenicinin çalıştırdığı işçilerin iş hukukundan doğan her türlü işçilik hakları ile ilgili ücret ve tazminatlarından sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış olup, dava dışı işçinin işçilik alacaklarının tahsili için açtığı dava sonunda hesaplanan miktarın eldeki davanın tarafı olan davacı ile davalıdan tahsiline karar verildiği ve icra takibi sonunda da, davacı tarafından ödendiği ihtilafsızdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava dışı işçiye ödenen kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarından hangi tarafın veya tarafların ne oranda sorumlu olduklarına ilişkindir. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine, aynı sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkla ilgili verilmiş mahkeme kararları ve genel hukuk prensipleri dikkate alınarak bir sonuca gidilmelidir. Somut olayda; mahkemece, dava dışı işçiyi, son alt işveren olarak çalıştırmasından dolayı kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının tamamının davalıya rücuna karar verilmiştir. Ancak, davalının son alt işveren olmasının sadece İş Kanunu gereği ve dava dışı işçiye karşı tüm işçilik alacaklarından sorumlu olmasına neden olduğu, iş yasasının işçiye karşı son alt işverene verdiği bu yükümlülüğe dayanarak asıl işverenin tüm rücu alacağını son alt işverenden tahsilini talep etmesinin yasaya aykırı olduğu, davacının kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarına konu ödediği işçilik haklarından doğan bedelden, davalı şirketin dava dışı işçiyi çalıştırdığı dönemi kapsayan kısmından sınırlı sorumlu olacağı, bu işçinin davalı dışında başka alt işverenler yanında da çalıştığı, tek alt işvereninin davalı olmadığı, bu nedenle dava dışı işçinin davalı işçisi olarak çalıştığı süre bir yıldan az olsa bile işçiyi çalıştırdığı süre ile orantılı olarak kıdem tazminatından ve yıllık izin ücretinden sorumlu olduğu, davalının kendi döneminde yapılmış fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışması varsa bunların ücretlerinin de bu alt işverenden tahsiline hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yapılacak inceleme sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle davalının ikinci bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.