11. Hukuk Dairesi 2018/1386 E. , 2019/3051 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 01/06/2016 tarih ve 2015/558-2016/497 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 07/07/2013 tarihinde Antalya’dan İstanbul’a davalı şirkete ait uçak ile yaptığı seyahat sonucunda teslim ettiği valizlerinden birinin kaybolduğunu, bu konuda yer hizmeti veren şirkete başvurup rapor tutturduğunu, bu durumdan davacı firmayı da bilgilendirdiğini, kaybolan valiz sebebiyle 6.985,00 TL maddi ve tatil dönüşü valizin kaybolması sebebiyle eşi ve kendisinin yaşadığı sıkıntı ve üzüntü dolayısıyla 3.000,00 TL manevi zararının oluştuğunu ileri sürerek kaybolan eşyalar sebebiyle fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile 6.985,00 TL maddi ve 3.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin her bir yolcu için yük sınırının 15 kg olduğunu, davacının ilave ücret ödemediğini, davacının bagaj muhteviyatı ile de ayrıca bir bildirimde bulunmadığını, bu durumda davacının yasal mevzuat gereği en fazla 225 SDR karşılığı TL talep edebileceğini, davacının maddi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davalı firmaya doğrudan yapılan bir bildirim olmadığından sorumluluklarına gidilemeyeceğini, Havaalanları Yer Hizmet Yönetmeliği teslim alınan bagajın tekrar yolcuya tesliminden müvekkilinin sorumlu olmadığını, bu nedenle davanın yer hizmetini veren Çelebi Hava Servisi A.Ş.’ne ihbar edilmesi gerektiğini, davacının kıymetli olduğunu eşyalarını normal bagajda değil, el bagajında tutmaması sebebiyle kusurlu hareket ettiğini savunarak öncelikle davanın Çelebi Hava Servisi A.Ş.’ne ihbarı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafın bagajı ile ilgili olarak özel bir fayda beyanında bulunmadığı, davacının tedarik ve bagaj içerik bilgisi bakımından sabit olmayan bir kısım değerli eşyanın bagaj ile birlikte taşımaya verilmiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nevi eşyanın yolcunun yanında birlikte kabinde taşınmasının olağan uygulama olduğu, bu nedenle toplam 2.555,00 TL miktarında kayıp iddiası bakımından davacının talebinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, diğer eşyaların valize konulduğuna veya davacı tarafından satın alındığına dair bir veri dosyada bulunmamakta ise de yaz tatili için yolculuk eden ve tatil dönüşünde olan davacı açısından valizde bu emtiaların bulunması hayatın olağan akışına uygun olup değerlerinin kadri marufunda olduğu, ancak bu eşyaların kullanırmış olduğu gözetilerek hesaplanan zarardan bilirkişi tarafından yapılan % 50 eskime indiriminin yerinde olduğu, bagajın kaybı nedeniyle davacının kişilik haklarının ihlâl edildiği sonucuna varılamayacağı ve bu nedenle manevi tazminatın koşulları oluşmadığı gerekçeleri ile davanın kısmen kabulü ile 1.772,50 TL"si maddi tazminatın dava tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile birlikte davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin koşullar oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, taşımanın Türkiye içinde yapılmış olması sebebiyle Montreal Konvansiyonu hükümlerinin uygulanmasının mümkün bulunmamasına, ancak mahkemece öngörülen mutat eşyanın rayiç bedeline hükmedilmiş bulunmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 16/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.