12. Ceza Dairesi 2019/10767 E. , 2021/5843 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm:TCK"nın 89/4, 22/3, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkûmiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü saat 16.30 sıralarında, sanık ..."un idaresindeki otomobil ile meskun mahalde, 5 metre genişliğinde, bölünmemiş, iki yönlü, eğimli, yol şerit çizgisi ve trafik işaret levhası bulunmayan yolda, gündüz vakti seyri sırasında olay mahalli tehlikeli viraja geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçtiği ve karşıdan şeridi içerisinde seyretmekte olan katılan ..."ın idaresindeki araç ile çarpıştığı, kaza sebebiyle katılan ..."ın yüzünde sabit iz kalacak şekilde, ..."ın ise basit tıbbi müdahale ile giderilir şekilde yaralandığı olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Her ne kadar sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümde "sanığın aracında bulunan tanık ... ve ..."ın beyanına göre sanığın kazadan önce alkol aldığını beyan ettiği, sanığın böylece alkollü olarak araç kullandığı ve hatalı sollama yaparak kaza yaptığı" kabulü ile sanık hakkında bilinçli taksir hükümleri uygulanmış ise de, sanığın alınan beyanında kaza öncesinde alkol almadığını savunduğu, kazadan bir saat sonra alınan alkol muayenesine göre alkolsüz olduğunun tespit edildiğinin görüldüğü ayrıca olay mahalli özellikleri incelendiğinde yolda sollama yasağına ilişkin yol şerit çizgisi yahut trafik işaret levhasının bulunmadığı, sanığın tehlikeli viraja hızını azaltmadan girdiği ve eyleminin karşı şeride tecavüz etme eyleminden ibaret olduğu ve bu sebeple bilinçli taksirin koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla, hatalı kabul ile sanık hakkında bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Kabul ve uygulamaya göre ise, sanık hakkında TCK"nın 89/4. maddesi gereğince temel cezanın 9 ay hapis cezası olarak belirlenmesi sonrasında, TCK"nın 22/3. maddesi gereği 1/3 oranında arttırım yapılması ile cezanın "12 ay hapis cezası" olarak tayini yerine hatalı şekilde "1 yıl hapis cezası" olarak belirlenmesi ile tayin olunan hapis cezasının günlüğü 20 TL karşılığında adli para cezasına çevrilmesi ile netice cezanın "7200 TL adli para cezası" olarak belirlenmesi yerine hatalı şekilde "7300 TL adli para cezası" olarak belirlenmesi suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 15/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.