14. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/1879 Karar No: 2012/5643 Karar Tarihi: 17.04.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/1879 Esas 2012/5643 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi 2012/1879 E. , 2012/5643 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.12.2006 gününde verilen dilekçe ile maden sahasına müdahalenin men"i istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra duruşma isteminin değer yönünden reddine karar verilerek dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R Dava, ... tarafından Arafa Madencilik Ltd.Şti. hasım gösterilerek maden sahasına haksız elatmanın önlenmesi istemiyle açılmıştır. Davalı, taraflar arasında bir sınır uyuşmazlığı olduğunu, bu uyuşmazlığın Maden Kanunu çerçevesinde giderilmesi gerekeceğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişilerin 29.11.2010 tarihli rapor ve krokileri asıl tutularak dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava, 04.12.2006 tarihinde açılmıştır. Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden, davacının AR:87627 sayılı ruhsat sahasını 10.09.2007 tarihinde dava dışı ... Madencilik Ltd.Şti.’ne tüm hak ve vecibeleri ile birlikte devrettiği, bu şirketin de 30.10.2007 tarihinde sahayı Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğüne devrettiği görülmektedir. Dava dışı ... Madencilik Ltd.Şti.’nin sahanın TKİ Genel Müdürlüğü’ne devrine ilişkin 19.10.2007 tarihli sözleşmenin 12/f maddesinde aynen “… borç ve alacaklar devir sonrası ortaya çıksa dahi ... Madencilik’e ait olacaktır. Bu sorumluluklardan dolayı TKİ’ye herhangi bir ödeme zorunluluğu doğarsa, TKİ bunu ilk rödövans ödemesinden başlayarak kesecektir” hükmü bulunmaktadır. Görülüyor ki, yapılan devir sözleşmeleriyle davacı sahaya ilişkin dava hakkını da devretmiş bulunmaktadır. 6100 sayılı HMK’nun 125. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre, davanın açılmasından sonra dava konusunun davacı tarafından devredilmesi durumunda, devralan kişi görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve davada onun huzuruyla kaldığı yerden itibaren devam eder. Yapılan bu saptamaya göre mahkemece, davanın TKİ Genel Müdürlüğüne ihbarı suretiyle ve onun huzuruyla kaldığı yerden devamına karar verilmesi gerekirken, yasanın belirtilen kuralının göz ardı edilmesi suretiyle davanın devreden kişinin huzuruyla görülüp sonuçlandırılması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 17.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.