11. Hukuk Dairesi 2018/1304 E. , 2019/3049 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 12/10/2016 tarih ve 2015/54 E.- 2016/332 K. sayılı kararın katılma yoluyla davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 14/12/2017 tarih ve 2017/1109-2017/1148 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "jazz bass" ibaresinin bas gitar ürünleri üzerinde tescili için davalı Kuruma yaptığı başvurunun, Markalar Dairesi tarafından ayırt edici olmaması ve vasıf bildirici bulunması gerekçesi ile reddedildiğini, ret kararının kaldırılması için yaptıkları itirazın ise YİDK tarafından reddedildiğini, müvekkilinin dünyanın en tanınmış ve saygın müzik enstrüman ve ekipmanları üreticilerinden biri olduğunu, birçok markasının bulunduğunu, "jazz bass" ibaresinin de bu markalardan olduğunu, anılan markanın bas gitar ürünleri için 1957 yılından başlamak üzere ABD ve dünyanın birçok ülkesinde fiilen kullanıldığını, Türkiye"deki tescil başvurusunun da Amerika"da 11.12.1968 tarihinde yapılan yerel tescil mesnet alınarak WIPO"da yapılan uluslararası tescile istinat ettiğini, işaretin tamamen markasal bir algı yarattığını ve tanınmış marka olduğunu, YİDK’nın ret kararının yerinde bulunmadığını ileri sürerek 22.10.2014 tarih 2014-M-14523 sayılı YİDK kararının iptaline ve başvurunun tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, başvuru konusu "jazz bass" ibareli işaretin caz müziğe uygun sese sahip bas yahut caz müzik için bas şeklinde anlaşılacağını, bu nedenle gitar ürünü bakımından ayırt ediciliğinin bulunmadığını ve vasıf bildirdiğini, Kurum kararının hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, başvuru konusu "jazz bass" ibaresinden müteşekkil işarette, münferit unsurlardan ziyade, işaretin bir bütün olarak bıraktığı genel intibâının nazara alındığında kullanılacağı 15.sınıftaki ürünler için marka olarak tescilinin mümkün bulunduğu, tescili istenen işaretin, sunulan ürünlerin/hizmetlerin kaynağını gösterebilmesi sebebiyle ayırt ediciliği haiz olduğu, uzun yıllardan bu yana davacının kendisini ticari yaşamda "jazz bass" tanıtım işareti ile tanıttığı, işareti kendisine bağladığı, ticarî hayatta "jazz bass" ibareli tanıtım işareti ile bilindiği ve yer tuttuğu, diğer yandan "jazz bass"
biçimindeki sözcüğü ihtiva eden işaretin Türkçe’deki karşılığının, davacıya ait başvurunun yapıldığı 07.05.2012 tarihi itibariyle, Türkiye" de yaygın biçimde bilindiği ve buna bağlı olarak Türk insanının o sözcüğü ayırt edici bir işaret olarak algılamadığı ve 15.sınıf ürünleri tanımlayan yahut amaç bildiren bir işaret olarak algılandığı, tanımlayıcı veya ticaret alanında herkesin kullanımına açık bir işaret olarak bilindiği hususunun davalı tarafından kanıtlanamadığı, başvuru konusu işareti taşıyan markanın tanınmış bir marka olduğu, tanınmış markaların da 556 sayılı KHK"nın 7/son maddesi hükmünden istifade etme olanağının bulunduğu, bu nedenle işaretin bir an için tanımlayıcı yanı bulunduğu kabul olunsa bile kullanımla ayırt edicilik kazandığının da kabul edilmesinin yargı içtihadı olduğu, başvurunun 15.sınıftaki ürünler bakımından reddine dair YİDK kararının hukuka uygun bulunmadığı, tescil isteminin ise vakitsiz olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, YİDK"in 2014/M-14523 sayılı kararının iptaline, tescil isteminin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, katılma yolu ile davacı ve ayrıca davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin tüm istinaf itirazlarının esas yönünden reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK"nın 353/1-b-2. maddesi gereğince Ankara 2. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/10/2016 tarih ve 2015/54 E.-2016/332 K. sayılı kararın kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, TPE YİDK"in 2014/M-14523 sayılı kararının iptaline, tescil isteminin reddine, davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.860,00.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava TPMK YİDK kararının iptali ve davacı markasının tescili istemine ilişkindir.
Dava dosyasında alınan 31/08/2015 tarihli ilk bilirkişi heyet raporunda ifade olunduğu üzere, davacının tescilini istediği “jazz bass” ibaresi, müzik alanına ilişkin bir terminoloji olup, 556 sayılı KHK 7/1-a ve 5. maddesi uyarınca başvuru kapsamındaki müzik aleti itibarıyla ortalama hedef tüketici kitlesi yönünden marka algısı oluşturmayan somut ayırt edicilikten uzak bir ibare olmakla, tescil kabiliyeti bulunmadığı ve keza KHK 7/1-c uyarınca tanımlayıcı bir ibare olarak değerlendirilmesi gerektiği, KHK 7/son maddesi gereğince başvuru tarihi itibarıyla kullanım sonucu ayırt edicilik kazandığının davacı tarafça ispat edilemediği halde, başka ülkelerdeki tesciller dikkate alınarak davanın kabulü ile YİDK kararının iptaline karar verilmesi doğru olmamış kararın bu yönden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.