4. Hukuk Dairesi 2016/1767 E. , 2018/1419 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ..., ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ..., ... ve ... aleyhine 28/03/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davacı ... yönünden feragat nedeniyle reddine, diğer davacılar yönünden kısmen kabulüne dair verilen 29/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesiyle ;
Dava, haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemini kısmen kabulüne, karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Davacı, davacı ... ve davalı ..."ın tanışarak arkadaş olduklarını, davalı ..."ın ..."yı tehdit ederek cinsel ilişkiye girdiğini, diğer davalıların oğulları olan ..."a yardım ettiğini, ..."ın ..."yı tekrar kaçırarak bacağını kırdığını ve karnından bıçakladığını, kızları ..."nın psikolojisinin bozulduğunu, kızlarının duruma karşısında çaresiz kalan anne ve babanın büyük üzüntü içinde olduğunu, davalı ..."ın anne ve babası olan davalılar ... ve ..."ın gazete davacılar hakkında beyanda bulunduklarını, belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, ... ile ..."ın yaşlarının küçük olmasına rağmen özel bir arkadaşlıklarının olduğu, cinsel ilişkiye girmeleri nedeniyle ..."ın yargılandığı, akabinde ..."ın ..."e silahtan sayılan bıçakla basit tıbbi müdahale ile iyileşemeyecek şekilde yaraladığı ve bu fiili nedeniyle yargılanarak 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, davalı ..."ın anne ve babası olan ... ve ..."ın ise 18 yaşından küçük kızla cinsel ilişkiye girme, öldürmeye teşebbüs fiillerinin bulunmasına rağmen ..."nın ailesi yönünden basına olumsuz açıklamalar yaptığı gerekçesiyle tazminat isteminin kısmen kabulüne; yargılama sırasında davacı ...nın davadan feragat etmesi nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Borçlar Kanunu 47. maddesi (TBK md.56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu olan olayda; olayın oluş şekli, olayın gelişimi, davacının kızlarının yaralanması, söylenen sözlerin ağılığı ile yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde, davacılar yararına takdir olunan manevi tazminat tutarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle davacılar yararına BOZULMASINA, davalıların tüm, davacıların diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalıların vekalet ücretine yönelik temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına reddine ve davacılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 01/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.