4. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/636 Karar No: 2018/1418 Karar Tarihi: 01.03.2018
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/636 Esas 2018/1418 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2018/636 E. , 2018/1418 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/08/2014 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, su kullanımına ilişkin bakım ve onarım ücretine dayandırılan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, davalının 2002-2003-2004-2005-2006-2007-2008-2009-2010-2011-2012 yıllarına ait su kullanımına ilişkin bakım ve onarım ücretini ödememesi nedeniyle davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, ancak davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını, dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediğini, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı tarafın süresi içerisinde zamanaşımı def"inde bulunduğu, davaya konu alacağın 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, davacının 2002 yılı ile 2003 yılının 7. ayına kadarki alacaklarının zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesiyle; uygulanacak zamanaşımı olayın gerçekleştiği dönemde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu 60/1 maddesinde yer alan "...zarar ve ziyan yahut manevi zarar namiyle nakdi bir meblağ tediyesine müteallik dava, mutazarrır olan tarafın zarara ve failine ittılaı tarihinden itibaren bir sene ve her halde zararı müstelzim fiilin vukuundan itibaren on sene mürurundan sonra istima olunmaz..." hükmüne göre 1 yıl ve 10 yıllık sürelerdir. B.K."nın 60. maddesinde sözü edilen 10 yıllık süre genel zamanaşımı süresi olup, davanın zararın ve failin öğrenilmesinden itibaren 1 yıl içinde açılması gerekir. Şu halde mahkemece davalının zamanaşımı def"ini değerlendirirken yukarıda anılan süreler gözetilmeden karar verilmesi doğru görülmemiş; bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 01/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.