17. Hukuk Dairesi 2013/10609 E. , 2014/10823 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kocaeli 4.Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ :05.02.2013
NUMARASI :2008/6-2013/70
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazası sonucu müvekkilinin yaralandığını, uzun süre tedavi gördüğünü, tedavinin devam ettiğini, maddi ve manevi zararının oluştuğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, iş göremezlik olarak 3.000,00 TL., maddi tazminat ile 10.000,00 TL. manevi tazminatın davalılardan yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 11.01.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 6.262,72 TL olarak artırdığını belirtmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın kısmen kabulü ile 8.874,53 TL maddi ve 2.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K.nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, 01.01.2007 tarihinde meydana gelen kazada, davacının %27,2 oranında malül kaldığı ve davalının tam kusurlu olduğu da göz önünde bulundurulduğun da davacı için takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan hükmün yukarıda (1) nolu benttte sayılan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı vekilinin, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine,07.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.