Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1065
Karar No: 2019/3044
Karar Tarihi: 16.04.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/1065 Esas 2019/3044 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/1065 E.  ,  2019/3044 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... 17. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08/06/2017 tarih ve 2015/30 -2017/179 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 21/12/2017 tarih ve 2017/754- 2017/897 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkiline ait Alize 2 isimli teknenin davalı tarafça işletilen yat limanında bulunduğunu, yat limanının 19/05/2007 - 19/05/2008 dönem kira bedeli olan 3.591,00 USD"nin müvekkili tarafından ödendiğini, davalının fahiş kira talebi nedeniyle bir sonraki dönem için müvekkilinin akit yapmayarak teknesini buradan almak istediğini, davalı tarafça geçmişe dönük farklı kira talebinde bulunarak teknenin limandan çıkışına izin verilmediğini, davalının haksız eylemine son vermesi için keşide edilen ihtarnamenin semeresiz kaldığını, müvekkilinin davalıya herhangi bir kira borcunun bulunmadığını, teknenin limanda kara park yerinde açık havada kaldığını ve kötü hava koşullarından dolayı zarar gördüğünü, teknenin alıcılara satış ve tesliminin davalı tarafından dolaylı olarak engellendiğini, müvekkilinin bu suretle zarara uğradığını ileri sürerek müvekkiline ait Alize 2 isimli tekneye davalının yaptığı haksız el atmanın önlenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla teknenin uğradığı zarar nedeniyle 5.000,00 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu teknenin daha önceki maliki ... ile müvekkili arasında imzalanan marina bağlama sözleşmesi gereğince tahakkuk ettirilen bedellerin ödenmediğinden sözleşmenin 72.maddesi ve Yat Turizm Yönetmeliğinin 15. maddesinin e bendi gereğince marina müdürünün söz konusu tekneyi alıkoyma hakkının bulunduğunu, davacı şirket tarafından satışa ilişkin belgelerin sunulmayıp, marina bağlama sözleşmesinin de imzalanmaması nedeniyle 19/05/2007 - 19/05/2008 tarihleri arası kara park bedeli olan 5.623,00 Euro"nun 13/05/2008 tarihli fatura ile dava dışı ... adına tahakkuk ettirildiğini, faturanın ödenmemesi nedeniyle ... aleyhine icra takibine girişildiğini, 3.591,00 USD ödemenin yapılıp, borcun tamamının kapatılmadığını, tekne sahiplerine Kültür ve Turizm Bakanlığınca onaylanan tarifeler üzerinden ücretlendirmeler yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 2005-2008 yılları arasında yaklaşık 3 yıl gerek denizde bağlama ve gerek kara park hizmeti alan davacıya ait teknenin 3.591 USD"lik makul görünen kara park ücretini davacının ödediği, buna rağmen davalı tarafça dışarıdan gelen teknelere uygulanan birim değerin uygulanması nedeniyle tahakkuk ettirilen kara park ücretinin talep edildiği, dava konusu tekneye dışarıdan gelen teknelere ait m² birim fiyatının uygulanmasının hakkaniyete ve ticari hayatın olağan akışına uygun olmadığı, tahakkuk ettirilen bedeller yönünden davalının Türk Medeni Kanunun 950. maddesinde belirtilen hapis hakkını kullanmasının alacaklının zilyetliğinin borçlunun rızası ile olması ve alacağın muaccel olması şartlarına bağlı olduğu, bu şartların somut olayda bulunmadığı, kanuni şartlar gerçekleşmeden yönetmelik hükümlerine göre kullanılan hakkın yerinde olmadığı gibi yönetmeliğin bu madde hükmünün teknenin denize elverişliliği açısından zorunlu olarak yerine getirilmesi gereken periyodik bakımların yapılmasına izin verilmesinin engellenemeyeceği, ayrıca kara park sahasında teknenin çürümeye terk edilmesine imkan verilmesini gerektirmeyeceği, bu durumun hakkın kötüye kullanılmasına neden olabileceği gerekçeleriyle davanın kabulüne, 45.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline, bu bedelden 5.000,00 TL’lik kısma dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, davalının davacıya ait Alize - 2 nolu tekne üzerindeki müdahalesinin men"ine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesince, dava konusu kara-park ücretine ilişkin faturada, günlük bedelin bir önceki sözleşmelerde belirlenen günlük ortalama ücretinin üzerinde olduğu gibi bu ücretin 2008 yılı sonuna kadar geçerli olan 04.10.2007 tarihli “Karada Park Ücretleri Fiyat Listesi”ne göre belirlenen miktarın iki katının üzerinde olduğu, davalının farklı fiyatlandırmasına esas teşkil ettiği “Dışarıdan gelen tekneler için Kara Park Ücreti Fiyat Listesi” ve “Dışarıdan Gelen Tekne” tanımı sözleşmede bulunmadığı, davacı tarafından ödenen bedelin bir önceki dönemlere ve emsal uygulamalara kıyasen makul bir ödeme tutarı olduğu, bu durumda davalının mevcut olmayan bir alacağına dayalı olarak dava konusu tekneye alıkoymasının dayanaktan yoksun olduğunun kabulü gerektiği, teknenin alıkonulmasında liman ücretinin tahsil edilmesi ve güvenlik amaçlandığı, bu yetkinin teknenin çürümeye terk edilmesine gidecek kadar sahibinin tekneye yaklaşmasını önlemek olarak uygulanamayacağı bu davranışın hukuken korunamayacağı, ayrıca bu yetkiyi ihtiva eden Yat Turizmi Yönetmeliği değiştiği, dava tarihinde yürürlükte olan yeni yönetmelikte bu yetkiye ilişkin düzenlemeye yer verilmediği gerekçeleri ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz istemleri yerinde değildir.
    2-Mahkemece, davaya konu yatın hali hazır durumda denize, yola ve yüke hazır hale gelmesi için gerekli olan tamir bedeli hesaplanarak, bu bedelin tamamının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Ancak, davalı davacıya izin verseydi dahi, davacının yatını denize, yola ve yüke hazır halde tutulması için gerekli bakım ve tamirat giderlerini kendisi karşılayacak olduğu göz önüne alındığında, davacı davalıdan sadece zararın artmasına ne nispette katkıda bulundu ise ancak o miktarı talep edebilir. Yani davalı, ancak zararın artmasına ne nispette katkıda bulundu ise o miktar için davacıya karşı sorumludur. Ayrıca davacı, 21/05/2008 tarihinde davalıya ihtarname göndermiş olup, bu ihtarında yatını tamir etmek istediğini ve bu isteğe davalının engel olduğunu belirtmemiştir. Bu durumda, mahkemece dinlenen tanıkların net olarak herhangi bir tarih aralığı da söylemedikleri gözetilerek, davacının en azından 21/05/2008 tarihinden sonra tamirat ve bakım yapmak istediğinin kabul edilmesi ve dava tarihi göz önüne alınarak bir zarar hesabı yapılması gerekirken, mahkeme kararında yazılı olduğu şekilde tüm tamirat bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz istemlerinin reddine, (2) numaralı bentde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine,
    16/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi