Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı taşınmazın üzerine ihtiyati haciz konulmasına ilişkin talebin reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı Banka vekili, davalı borçlu Mete aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı Kuzeyna’ya onun da davalı Hasan’a satışına ilişkin tasarrufların iptalini ve taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. Mahkemece, taşınmazın üzerine ihtiyati haciz konulmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiş karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez (İİK m. 281/II). Somut olayda davacının istemi ve delilleri değerlendirildiğinde davacının ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi yerine yazılı olduğu şekilde talebin reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 22/01/2014 tarihli kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 07.07.2014 tarihinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere oybirliği ile karar verildi.