Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/12669 Esas 2014/10758 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/12669
Karar No: 2014/10758

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/12669 Esas 2014/10758 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/12669 E.  ,  2014/10758 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki BK. 19.maddesi gereği fesih isteminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı ...den alacaklı olduklarını, ancak borçlu şirketin alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile diğer davalı ile aralarındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve gayrımenkul satış vaadi sözleşmesini feshettiklerini öne sürerek B.K.nın 19. maddesi uyarınca fesih işleminin iptali ve sözleşmedeki mal varlıkları üzerine ihtiyati tedbir tedbir konulmasını talep etmiştir.
    Mahkemece, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    HMK"nin geçici 3. maddesinin (1) numaralı fıkrasında istinaf mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar "1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı" vurgulandıktan sonra (2) numaralı fıkrada "Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur." denilerek HUMK"nin uygulanmasına devam edilecek hükümlerine açıklık getirilmiştir.
    HUMK"nin uygulanmaya devam edilecek hükümleri, 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454. maddelerdir. Buna göre, HUMK"nin 5236 sayılı Kanunla istinafa başvurma imkânı getiren 426/A ve devamı maddeleri, "1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki" ibaresi ile açıkça kapsam dışı bırakılmıştır. Burada uygulanacağı söylenen HUMK"nin anılan 427 ilâ 454. maddeleri, temyiz incelemesinin usulü ve temyize tâbi kararların kapsamını belirlemektedir ve bu kapsam içerisinde, ihtiyati tedbire ilişkin kararlar yoktur. Başka bir ifadeyle, yollama yapılan HUMK"de ihtiyati tedbir kararlarına yönelik temyiz yolu öngörülmemiştir.
    Geçici 3. maddenin (3) numaralı fıkrasında ise HMK"de bölge adliye mahkemelerine görev verilen hallerde bu mahkemelerin göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanunun, HMK"ye aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
    HMK.nin " Temyiz edilemeyen kararlar" kenar başlıklı 362.maddesindeki "(I) Bölge adliye mahkemelerinin aşağıdaki kararları hakkında temyiz yoluna başvurulamaz:.... (f) geçici hukuki korumalar hakkında verilen kararlar..." şeklindeki hükümden ihtiyati tedbire ilişkin istinaf mahkemesine yapılacak kanun yolu başvurusunda verilecek kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağı anlaşılmaktadır. Bu bağlamda davacı vekilinin ihtiyati tedbirin talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararına yönelik temyiz başvurusunun, söz konusu karara karşı temyiz başvuru imkanı bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekmiştir. Yargıtay İBHGK"nun 21.2.2014 tarih ve 2013/1 E-2014/1 K Sayılı kararı ile de ihtiyati tedbir talebi üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğuna oyçokluğuyla karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 07/07/2014 tarihinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.