Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/761
Karar No: 2019/298
Karar Tarihi: 10.01.2019

Resmi belgede sahtecilik - başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/761 Esas 2019/298 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme tarafından yapılan yargılamada, sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edildiği ve başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan da mahkumiyet hükmünün verildiği belirtilir. Resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin verilen mahkumiyet kararında yapılan küçük bir yazım hatasının düzeltilmesinin gerekli olduğu, sanığın gözaltında geçirdiği sürenin cezasından mahsup edilmesi gerektiği, ceza artırıcı neden olmadığı için verilen cezada bir isabetsizlik görülmediği belirtilir.
Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçu ile ilgili olarak ise, suçun oluşması için gerekli olan şartların karşılanmadığı belirtilir. Sanığın eyleminin resmi belge düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçunu oluşturduğu, ancak suç vasfının yanlış tayin edildiği vurgulanır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi ile ilgili olarak ise, Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği vurgulanır.
Kanun maddeleri:
- TCK 63. madde (Gözaltında geçirilen sürenin mahsup edilmesi)
- TCK 206. madde (Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan)
- TCK 268. madde (Başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması)
- TCK 267/
11. Ceza Dairesi         2017/761 E.  ,  2019/298 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    A-Sanık hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Hüküm fıkrasında sehven yanlış yazıldığı anlaşılan adli emanet numarasının "2013/315" olarak mahallinde düzeltilmesi, sanığın gözaltında geçirdiği sürenin TCK"nin 63. maddesi gereğince infaz aşamasında cezasından mahsup edilmesi ve 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı nedenin bulunmadığı, azaltıcı sebeplerin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    B-Sanık hakkında "Başkalarına Ait Kimlik veya Kimlik Bilgilerini Kullanma" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
    1-TCK"nin 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması, TCK"nun 267/1. maddesinde tanımlanan “iftira” suçunun oluşması için ise, yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunmak suretiyle işlemediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesi gerekir.
    TCK"nin 206. maddesindeki "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, sanığın açıklamaları üzerine oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Beyanı alan memur bu beyanın doğruluğunu araştırıp tahkik etmek ve daha sonra edindiği kanaate göre resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir başka ifade ile resmi belge sadece sanığın beyanına göre değil de memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekte ise maddede tanımlanan suç oluşmayacaktır.
    Somut olayda; sanığın 04.09.2013 tarihinde 0.52 promil alkollü olarak araç kullanması nedeniyle trafik polislerince durdurulduğu ve görevlilere ... adına düzenlenmiş sahte sürücü belgesini ibraz ederek, 04.09.2013 tarihli trafik idari para cezası karar tutanağı ve sürücü belgesi geri alma tutanağının mağdur ... adına düzenlenmesine sebep olmaktan ibaret eyleminin, 5237 sayılı TCK"nin 206. maddesinde düzenlenen "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.01.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi