19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/35607 Karar No: 2020/1938 Karar Tarihi: 25.02.2020
5490 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/35607 Esas 2020/1938 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 5490 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkum edildi. Temyiz incelemesinde, zamanaşımı müessesinin sanık lehine olduğu belirtildi. Ancak devlet memuru olan sanık hakkında soruşturma izni talep edildiği tarihler arasında zamanaşımının durması kabul edildi. Fakat suç tarihi olan 09/10/2003 tarihinden inceleme tarihine kadar olan 12 yıllık uzatılmış zamanaşımı süresinin dolmuş olması nedeniyle, davanın zamanaşımından dolayı düşmesi gerektiği yerine yazılı şekilde hüküm kuruldu. Bu nedenle sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldü ve karar bozuldu. Sanık hakkındaki kamu davası, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle düşürüldü. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4. maddeleri, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2019/35607 E. , 2020/1938 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : 5490 sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa isnat edilen suçun tarihi, zamanaşımı müessesinin uygulanmasında 5237 sayılı Kanunun sanığın lehine olduğu dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nin ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun yürürlük tarihleri ve cezanın üst haddine göre davanın 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 8 yıllık asli, 12 yıllık uzatılmış zamanaşımı süresine tabi bulunması, devlet memuru olan sanık hakkında soruşturma izni talep edildiği 04/05/2011 ile soruşturma izninin verildiği 22/06/2011 tarihleri arasında zamanaşımının durduğu kabul edilmekle birlikte, suç tarihi olan 09/10/2003 tarihinden inceleme tarihine kadar 12 yıllık uzatılmış zamanaşımı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılması karşısında, davanın zamanaşımının dolması nedeniyle düşmesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 25/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.