Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/15866 Esas 2010/28456 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş, borçlu icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takibe konu çek bedelini 31.03.2010 günü saat 10:36"da ödediğini ileri sürerek takibin iptalini istemiştir.
Alacaklı vekili, 29.04.2009 tarihli cevap dilekçesi ile faiz, çek tazminatı ve %40 tazminat yönünden takibin devamını talep etmiştir. Alacaklı vekilinin takibi sürdürme iradesi karşısında, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmemiş olması borçlunun itiraz ve şikayet nedenlerinin incelenmesini engellemez. O halde mahkemece işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, henüz ödeme emri tebliğ edilmediği için borçlunun itiraz hakkının doğmadığından bahisle yazılı şekilde itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),  02.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.