Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4416
Karar No: 2019/3009
Karar Tarihi: 16.04.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/4416 Esas 2019/3009 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2017/4416 E.  ,  2019/3009 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/05/2017 tarih ve 2014/975-2017/424 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalılar ... Holding A.Ş., ... ve ... vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 16.04.2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı şirket temsilcilerinin yüksek faiz verileceği ve parasını istediği zaman geri alabileceği taahhüdünde bulunmaları üzerine müvekkilinin belge karşılığında davalılara 30.028 DM verdiğini, davalıların aynı yöntemle binlerce gurbetçiden nakit para topladıklarını, kısa bir süre sonra müvekkilinin parasını istediğini, ancak bu güne kadar kendisine ödeme yapılmadığını, davalıların Bankacılık Kanunu, Türk Ticaret Kanunu ve Sermaye Piyasası Kanunu hükümlerini ihlal ettiklerini, hisse senetlerinin izinsiz olarak halka arz edildiğini, ... Grubu tarafından yapılan usulsüzlüklerin SPK ve diğer resmi kurum raporlarında açıklandığını, davalılar hakkında Cumhuriyet savcılığına suç duyurusu yapıldığını, müvekkilinin şirket ortağı yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, kanuna uygun bir ortaklık ilişkisinin kurulmadığını, davalı ... ile yönetim kurulu üyesi olan diğer davalıların zarardan sorumlu olduklarını ileri sürerek, 30.028 DM karşılığı 29.324,36 TL"den şimdilik 6.500 TL"nın faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine, yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiş, 25/10/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 29.324,00 TL"ne yükseltmiştir.
    Davalılar vekili, zamanaşımı defi ile birlikte davacının ... İnşaat Tarım ve San. AŞ.’nin ortağı olduğunu, ortağın sermaye olarak koyduğu parayı istemesinin mümkün bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıda aldatma kasdıyla davalıların haksız fiilde bulundukları, taraflar arasında sahih bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı, zamanaşımı def"inin ileri sürülmesinin dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı, davacının davalıya, SPK"na sunulan CD’de belirtilen miktardaki parayı ödediğininkabulü gerekeceği, gerek MK"nın 50. , gerekse de TTK"nın 321/son maddesi uyarınca davalı yöneticilerin de sorumluluğunun bulunduğu, davadan önce davalı temerrüde düşürülmediğinden dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın ıslah ile arttırılan kısım da gözetilerek kısmen kabulü ile, davacının davalı ...Ş. "nin ortağı olmadığının tespitine, 27.114,24 TL"nin 14/08/2008 dava tarihinden değişen oranlarda avans faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalılar ... Holding A.Ş. , ... ve ... vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması ile her ne kadar davalılardan ... İnş. Tar.ve San. İşl. A.Ş. "nin unvanının ... Sanayi Ticaret ve Yatırım Holding A.Ş. olarak değiştirildiği, ... Sanayi Ticaret ve Yatırım Holding A.Ş."nin de, ... Holding A.Ş. "ne devredilmesi sureti ile birleştiği anlaşıldığından karar başlığında halen davalı olarak gösterilmesi doğru değil ise de, maddi hataya dayalı olan bu hususun mahallinde her zaman düzeltilebilecek olmasına göre, mümeyyiz davalılar vekilinin ıslahla arttırılan kısım dışında kalan hususlara yönelik sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve yatırılan paranın istiradı istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde davanın ıslah ile arttırılan kısmı da gözetilerek kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davacı tarafça dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespiti ve 6.500,00 TL"nin faizi ile birlikte davalılardan tahsili talep edilmiş, yetkisiz mahkemede yapılan yargılama sonucunda verilen karar Dairemizin 24.5.2011 tarih, 2009/14053 E-2011/6312 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, bozma sonrası yetkili mahkemece yapılan yargılama sırasında davacı vekili 25/10/2016 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 29.324,00 TL"ne yükseltmiş ve mahkemece de ıslahla arttırılan bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Islah tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 177. maddesinde ıslahın tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği düzenlenmiştir. Yine, mülga 1086 sayılı HUMK"un 84. maddesi de aynı mahiyettedir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu"nun 06/05/2016 tarih ve 2015/1 E- 2016/1 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, her ne sebeple verilirse verilsin bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Bu durumda mahkemece, bozma sonrası ıslahın söz konusu olmayacağı nazara alınmadan davacı vekili tarafından bozma sonrası ıslah edilen miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    3- Bozma sebep ve şekline göre, mümeyyiz davalılar vekilinin ıslaha yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz davalılar yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılardan ... hariç diğer davalılara verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi