Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/23947 Esas 2017/9330 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/23947
Karar No: 2017/9330
Karar Tarihi: 28.03.2017

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/23947 Esas 2017/9330 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2016/23947 E.  ,  2017/9330 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R –

    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyulmuş ise de bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmeksizin davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Sulu tarım arazisi niteliğindeki ... Köyü ... ada ... parsel sayılı taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tesbit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
    1- 09.07.2010 tarihli kıymet takdir raporu ekinde yer alan tespit formunda dava konusu taşınmazda 4 adet ceviz, 2 adet elma, 150 adet vişne , 150 adet kavak, 15 adet kavak, 24 adet kavak ağacı bulunduğu ve yaşlarının sırasıyla 2-10-2-1-2-15 olduğu belirtilmesine karşın hükme esas alınan 24.12.2015 tarihli ek bilirkişi raporunda ağaçların yaşlarının sırasıyla 10-20-35-10-12-15 olarak esas alınması nedeniyle ve bu konudan da tarafladna da sorulup ağaçların yaşları tespit edilmeden ve arada çelişki giderilmeden inandırıcı olmayan bu rapora göre hüküm kurulması,
    2-Dairemiz bozma ilamı ile tescil hükmü ortadan kalktığından yeniden tescil hükmü kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
    3-Dava tarihi (06.11.2010) olduğu halde, gerekçeli karar başlığına (05.06.2015) olarak yazılması,
    Doğru görülmemiştir.
    Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, hükmün açıklanan nedenlerle HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 28/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.