MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi



Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

K A R A R

Alacaklı, borçlu aleyhine ...’nün 2012/693 Esas sayılı takip dosyasında başlattığı ilamlı takipte, İcra Müdürlüğü"nce borçluya ait dilekçeye, dosya borcuna ilişkin yapılan ödemelerle ilgili 20.12.2013 tarihli açıklamalı şerhin dosya kapsamında yapılan ödemelerle uyumlu olmadığını belirterek iptalini istemiştir.
Mahkemece şikayetin yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İİK.nun 16. maddesi “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir" hükmünü içermektedir.
Somut olayda, alacaklının, icra memur işleminin usulsüz olduğu iddiasıyla İcra Mahkemesi’ne başvurusu şikayet niteliğindedir.
Bu durumda, Mahkemece işin esası incelenerek gereken kararın verilmesi yerine uyuşmazlığın yargılama gerektirdiği gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 06.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.