Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3600
Karar No: 2019/547
Karar Tarihi: 10.01.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/3600 Esas 2019/547 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2017/3600 E.  ,  2019/547 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    YARGITAY KARARI
    A) Davacı isteminin özeti:
    Davacı vekili, davacının,davalı ..."nde güvenlik görevlisi-işçi olarak 01/12/2006 tarihinde çalışmaya başladığını,bu çalışmasının iş akdinin haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiği 30.09.2014 tarihine kadar kesintisiz sürdürüldüğünü,davacının çalışması alt işverenler nezdinde olmasına rağmen asıl işverenin davalı olduğunu,davacıya yıllık izinlerinin de kullandırılmadığını,davacının maaşının 1.693,34 TL olduğunu,davacının hiç bir neden gösterilmeden iş akdine son verildiğini, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
    B)Davalı cevabının özeti:
    Davalı vekili, belirsiz alacak davası açılamayacağını, davalının ihale makamı olduğundan davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, belirli süreli iş sözleşmesi bulunduğundan ve iş bitimi nedeni ile iş akti sona erdiğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatı alamayacağını, çalışma süresine göre yıllık izin ücreti alamayacağını, taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının nezdinde çalıştığı işverenler ile davalı arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğunu, davanın ihbarının gerektiğini, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, Mahkeme"nin önceki kararının Yargıtay 7. Hukuk Dairesi"nin 2015/36080 Esas sayılı ilamı ile bozulduğu, bozmaya uyulduğu, Yargıtay bozma kararı doğrultusunda ihbar dilekçesi ihbar olunan Desa Özel Güvenlik Koruma Ve Eğitim Sis. Ve Hizm. Tic. Ltd. Şti."ne tebliğe çıkarılmış, ihbar olunan şirkete 26/05/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacının davalı işverenlikte 01/12/2006-30/09/2014 tarihleri arasında 7 yıl,10 ay çalıştığı, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından 30/09/2014 tarihinde feshedildiği, davacının kıdem tazminatı isteme hakkının bulunduğu, davalının davacının yıllık izinlerini kullandığını veya iş akdinin feshinden sonra bedelinin davacıya ödendiğini ispat edemediği, yıllık izin ücreti bakımından da talebin kabulüne karar verildiği, davalı kurumun davacının işçilik alacaklarından asıl işveren olarak sorumlu olduğu, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, uyuşmazlık konusu yıllık ücretli izin alacağı ve ihbar tazminatı alacağından bilirkişi raporunun sunulmasının ardından davacının 6100 Sayılı Kanunun"un 107/2.maddesine uygun olarak iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın dava dilekçesiyle talep edilen miktarın artırmasına imkan tanımakta,sonradan artırılan miktarın davalının zamanaşımı savunmasından etkilenmediğinin kabul edildiği, ayrıca hüküm altına alınan alacak miktarlarına dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiği, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı kanaatine varıldığından kıdem tazminatı dışındaki alacak kalemleri yönünden faiz başlangıcının dava tarihinden itibaren yürütülmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D)Temyiz:
    Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    E)Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Somut uyuşmazlıkta, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 2015/36080 Esas sayılı ilamında davalının bildirdiği şirketlere davanın ihbar edilmesi gerektiği belirtilerek Mahkeme kararı bozulmuştur.
    Mahkeme, kısa kararı aynen şu şekilde tefhim etmiştir:
    “G.D:Ekli gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
    1-DAVACININ DAVASININ KABULÜ İLE;13.598,28 TL Net Kıdem Tazminatı alacağının 30/09/2014 akdin fesih tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte,
    2.749,84 TL Net İhbar Tazminatı alacağının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte,
    4.038,96 TL Net Yıllık Ücretli İzin alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı kurumdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
    2-İhbar talebini içeren cevap dilekçesinin dava dilekçesi de eklenmek suretiyle ihbar olunan Desa Özel Güvenlik Koruma ve Eğitim Sis. ve Hiz. Tic. Ltd. Şti"ne tebliğine, davalı vekiline ihbar dilekçesini sunmak üzere üç gün kesin süre verilmesine, masrafının davalı tarafından yatırılan avanstan karşılanmasına,
    Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, 5521 Sayılı Yasanın 8"nci maddesi gereğince kararın tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 8 gün içerisinde temyiz edilebileceği ihtaratıyla Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/05/2016”
    Kısa karar yani hüküm özetinin tefhimi esnasında davalı vekiline ihbar dilekçesini sunmak üzere üç gün kesin süre verilmesi, davanın ihbarı kararının hüküm özeti ile birlikte verilmesi, bozma gereğinin yerine getirilmemesi anlamına gelir ve ihbar müessesesinin amacına da aykırıdır.
    Zira, davanın ihbarının amacı, alt işverene davayı bildirip, ondan gelecek cevap, delil ve belgeleri değerlendirmektir.


    Yapılan işlem ihbarın amacına ve HMK.nın 61. vd. maddelerine uygun olmadığından, ihbar yeniden usulüne uygun şekilde yapılmalı, cevap ve delillerin bildirilmesi için gereken süre de gözetilerek sonraki duruşma günü de makul şekilde tayin edilmelidir.
    3-Davalı vekili delil listesinde iş aktinin ve yıllık izin kayıtlarının ihbar olunan Desa Şirketi"nden istenmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili ıslaha itiraz dilekçesinde de delillerinin toplanmamasına itiraz etmiştir.
    Davalı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde yıllık izin kayıtlarının, puantajların ve iş aktinin, davacının çalıştığı işverenden celbini talep etmiştir.
    Yargılamanın her aşamasında borcu sona erdiren belgelerin delil olarak ibrazının mümkün olduğu gözetildiğinde yargılamanın uzamaması amacı ile ve ayrıca davalının gösterdiği delillerin gösterdiği yerlerden celbi için Mahkeme tarafından müzekkere yazılmaması da hatalıdır.
    Mahkeme tarafından yapılması gereken iş, davalının bildirdiği işverenden ve ayrıca hizmet dökümünde davacının kabul edilen hizmet süresi içinde çalıştığı görünen tüm işyerlerinin adreslerini gerekirse Ticaret Sicili Müdürlüklerinden de sorularak tespit etmek, davalının bildirdiği işveren de dahil olmak üzere tüm alt işverenlerden, davacının şahsi sicil dosyasının kapsadığı tüm belgelerin ve özellikle davacının yıllık izin kayıtlarının, ödeme belgelerinin, puantajlarının, bordrolarının, iş akitlerinin, varsa kıdem ve ihbar tazminatlarına ilişkin belgelerin gönderilmesini müzekkereler ile istemek, gelecek belgeler taraflardan sorulup, gerekir ise davacı asıl duruşmaya bizzat celbedilerek kendisinden sorulup bu belgeler irdelenerek sonuca gitmektir.
    Yukarıda açıklandığı şekilde, ibrazı halinde, puantaj, bordro ve sair yukarda sayılan belgelerin yıllık izin ücreti, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı taleplerine etkisi ayrı ayrı incelenmelidir.
    4-İhbar tazminatı ve yıllık izin ücretine uygulanan faiz başlangıcı bakımından;
    Hükümde, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti olarak hükmedilen miktarların tümüne dava tarihinden itibaren faiz yürütülmüştür.
    Dava dilekçesi belirsiz alacak davası şeklinde olup talep artırım dilekçesi verilmiş ve bu alacak kalemleri için dava tarihinden itibaren faiz talep edilmiş ise de bu durum faizin talep artırım tarihinden itibaren işletilmesini gerektirmemektedir.
    İhbar tazminatı ve yıllık izin ücretinin dava dilekçesinde talep edilen kısımlarına dava tarihinden itibaren, talep artırım dilekçesinde istenen miktarlarına ise talep artırım harç tarihinden itibaren faiz yürütülmelidir.
    5-Hükümde davalının harçtan muaf olduğundan bahis ile davalıdan harç alınmasına yer olmadığı yönünde karar verilmiştir.
    Harç, resen gözetilir, usuli müktesep hak oluşturmaz ve temyizi hangi tarafın yaptığına bağlı değildir.
    Bu nedenle yargılama harçlarından muaf olmayan davalıya yargılama harcının yüklenmesi gerektiğinin düşünülmemeside hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    F)SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 10/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi