5. Ceza Dairesi Esas No: 2015/12811 Karar No: 2019/11326 Karar Tarihi: 02.12.2019
Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/12811 Esas 2019/11326 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, zincirleme tefecilik suçundan sanığı suçlu bulup cezalandırdı. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bir kararına göre, yasa koyucunun adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiğine dikkat çekildi. Bu sebeple, yetersiz gerekçe ile adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesi nedeniyle hüküm bozuldu. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı nedeniyle TCK'nın 53. maddesiyle ilgili yeniden değerlendirme yapılması ve infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği hususlarına dikkat çekildi. Hüküm bu sebeplerden dolayı bozuldu. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: TCK'nın 62. ve 53. maddeleri, 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi, 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi ve CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri.
5. Ceza Dairesi 2015/12811 E. , 2019/11326 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Zincirleme tefecilik suçundan mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19/06/2007 tarihli ve 2007/10-108 Esas, 2007/152 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 750 gün olarak tayin edilmesi, Yüksek 4. Ceza Dairesinin 14/02/2013 günlü ilamı ile bozulan 15/12/2010 tarihli ilk kararda uygulanmasına rağmen, sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususları içeren takdiri indirim hükmünün sanık hakkında uygulanma olanağı bulunup bulunmadığı karar yerinde tartışılıp gösterilmeden "takdiren" biçimindeki yasal olmayan yetersiz gerekçe ile TCK"nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Hükümden sonra 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi hükmüne aykırı olarak infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 02/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.