3. Ceza Dairesi 2019/9559 E. , 2019/6876 K.
"İçtihat Metni" Kasten yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e, 31/2, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul Anadolu 3. Çocuk Mahkemesinin 15.05.2014 tarihli ve 2013/222 Esas, 2014/549 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanunu’nun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e, 31/2, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul Anadolu 3. Çocuk Mahkemesinin 13.12.2018 tarihli ve 2018/499 Esas, 2018/975 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 08.03.2019 tarih ve 2019/1729 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.03.2019 tarih ve 2019/26418 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 03.02.2014 tarihli ve 2013/23474 Esas, 2014/2417 sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 5271 sayılı Kanun’un 231/8. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi içinde dava zaman aşımının duracağı ve zaman aşımının denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı kabul edilerek yapılan incelemede,
Adı geçen suça sürüklenen çocuk hakkında 15.05.2009 tarihinde işlemiş olduğu kasten yaralama suçu nedeniyle İstanbul Anadolu 3. Çocuk Mahkemesinin 15.05.2014 tarihli kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve suça sürüklenen çocuğun 3 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeksizin 04.09.2014 tarihinde kesinleşmesinden sonra 18.12.2015 tarihinde sanık tarafından yeni suç işlendiği ve bu suça ilişkin İstanbul 45. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.02.2018 tarihli ve 2017/476 Esas, 2018/66 sayılı kararı ile kurulan mahkumiyet hükmünün 28.05.2018 tarihinde kesinleştiği gözetildiğinde, sanık hakkında duran zaman aşımı süresinin ikinci suçun işlenme tarihi olan 18.12.2015 tarihinde yeniden işlemeye başladığı, suç tarihi olan 15.05.2009 tarihi ile hükmün açıklanarak mahkumiyet kararının verildiği 13.12.2018 tarihleri arasında 5237 sayılı Kanun’un 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 6 yıllık olağanüstü dava zaman aşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu gözetilmeden, sanık hakkında düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; İstanbul Anadolu 3. Çocuk Mahkemesinin 13.12.2018 tarihli ve 2018/499 Esas, 2018/975 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının CMUK"un 322/1. ve CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.04.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.