Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı E. Ö.., kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte 10.04.2009 tarihinde .. plakalı aracı alacağa mahsuben 47.000 TL bedelle ihale yolu ile almış olup, ihale 27.04.2009 tarihinde kesinleşmiştir.
Şikayetçi üçüncü kişi ihalenin yapıldığı Pendik 2.İcra Müdürlüğü’nün 2008/10226 esas sayılı dosyasına 21.05.2009 tarihinde başvurarak ihale konusu araç üzerinde alacaklının haczinden önce 19.09.2008 tarihli trafik kaydında rehin şerhlerinin olduğunu 27.03.2009 tarihinde Kadıköy 7.İcra Müdürlüğü’nün 2009/6548 esas sayılı dosyasından menkul rehninin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlattıklarını, satış nedeni ile bir bedel tahsil edilirse öncelikle rüchanlı alacak olan rehin alacağına ödenmesi gerektiğini beyanla, alacağa mahsup edilen miktarın dosyaya iadesi için muhtıra gönderilmesini talep etmiştir. Pendik 2.İcra Müdürlüğü ise 21.05.2009 tarihli kararında trafik kayıtlarında şikayetçi bankanın rehninin gözükmediği dolayısı ile satışta herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesi ile bu talebi reddetmiştir.
İhale usulü uygun olarak yapılmış olup, şikayetçi alacaklı olduğu rehin hakkına dayalı olarak takip yapmış ve bu takiple ilgili ihale tarihinde satış isteğinde bulunmuş ise rehin alacağını ihalenin feshinde şikayet konusu olarak ileri sürebilir. Bu aşamada rehin alacağı olduğundan bahisle taraf olmadığı icra dosyasında alacağa mahsuben ihaleyi almış olan alacaklının ihale bedelini yatırması hususundaki istemi doğru değildir.
Mahkemece yukarıda yazılan nedenlerle şikayetin reddi yerine, şikayetçi lehine ihale konusu araç kaydında 19.09.2008 tarihli rehin olduğundan ve ihalede alacağa mahsup edilen 21.160 TL’nin icra takip dosyasına yatırılması gerektiğinden bahisle Pendik 2.İcra Müdürlüğü’nün 2008/10226 esas sayılı dosyasında verilen 21.05.2009 tarihli red kararının iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.