6. Ceza Dairesi 2014/11609 E. , 2018/985 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Mağdur ... aşamalarda alınan ifadesinde özetle; olay günü saat 16:00 sularında arkadaşı ... ile birlikte Eyyübi Tepesi adlı yere motosiklet ile geldiklerinde ... ile karşılaşıp yanına gittikleri sırada, burada bulunan sanıkların motosikleti kendilerine vermesini istediklerini, olumsuz yanıt vermesi üzerine darp edip ve bıçak tevcih ederek kendisine ait motosikletini ve cebindeki 12,00.-TL parasını zorla aldıklarını ileri sürdüğü;
Mağdur ..."nun, olaydan sonra yakalanan sanık ..."ı teşhis edemediği,
Sanık ..."ın soruşturma evresinde alınan ifadesinde; sanık ..."ye ait olan suça konu motosikletin, kışın polis tarafından çekildiğini, olay günü pazardan döndüğü sırada Selahattin Eyyubi parkında ..., ..., ... ve abisi ..."ı gördüğünü, onlara "mağdurun sanık ..."ye ait motosikletini kullandığını gördüğünü" belirtip haber verdiğini, mağdur ..."nun, sanık ..."in üzerine yürüdüğünü, onunda mağdura bıçak tevcih edip motosikleti istediğini, sanıklar ... ve ..."in mağdura
vurduğunu, kendisinin ise olaylara bu aşamada hiç bir şekilde karışmadığını ileri sürdüğü, kovuşturma evresinde suçlamayı kabul etmediğini belirttiği,
Sanık ..."ın ise olay anında sanık ..."in yanlarında bulunmadığını, sonradan yanlarına geldiğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca;
Sanık ..."ın, motosikletin mağdur tarafından kullanıldığını diğer sanıklara bildirip, göstermesi ile olayların başlangıcı ve devamında ortaya koyduğu eylem ve söylemleriyle diğer sanıkların yağma suçunun işlenmesine manevi destek vererek kolaylaştırdığı dikkate alınarak, yardım eden sıfatıyla sorumluluğu kabul edilip, hakkında TCK"nun 39. maddesiyle uygulama yapılması gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
2) 31.05.2009 tarihli yakalama muhafaza altına alma tutanığına göre; sanık ... kolluk kuvvetlerince yakalandığında, mağdur ..."ya ait motosikletin yerini gösterip kolluk kuvvetlerine teslim edildiği, bu suretle sanıkların kısmi iadede bulunduğu dikkate alındığında; kısmi iade nedeniyle yakınana etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği hususu sorularak, sonucuna göre, sanıklar hakkında TCK’nın 168/3-4. maddesinin uygulama olanağının karar yerinde tartışmasız bırakılması,
3) 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün, 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmiş olması nedeniyle, anılan değişikliğin sanık ... yönünden karar yerinde yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
4) T.C.Anayasası"nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239 maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunman ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıklardan alınmasına hükmedilmesi,
5) Yargılama giderlerinin, her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, “eşit” olarak alınmasına karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK’nun 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.