10. Hukuk Dairesi 2015/21678 E. , 2015/18654 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, ... sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum ve İçişleri Bakanlığı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-1479 sayılı yasanın 24/I. Maddesinin birinci fıkrasında .... kapsamında sigortalı sayılanları “Kanunla ve Kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulu sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan;” olarak tanımlamıştır. Bu nedenle...luluğun tespitine ilişkin davalarda, 506 Sayılı yasanın 4.maddesinde belirtilen işverene bağlı olarak çalışma söz konusu olmadığından, yasal hasım sadece ...dur.
Davada taraf ehliyeti; davaya taraf olabilme yeteneği olup, taraf sıfatı (husumet) ise; davanın konusu ile taraflar arasındaki ilişkidir. Bir davada taraf ehliyeti ve taraf sıfatının varlığının mahkemece resen nazara alınması gerekir.
Somut olayda, dava ..."luluğunun tespitine ilişkin olup, yasal hasım sadece ... olduğundan, mahkemece İçişleri Bakanlığı yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
2-11.09.2014 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64"üncü maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7"inci maddesinin üçüncü fıkra olarak “31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı... Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce ...na müracaat edilmesi zorunludur. Diğer kanunlarda öngörülen süreler saklı kalmak kaydıyla yapılan müracaata altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talep reddedilmiş sayılır. Kuruma karşı dava açılabilmesi için taleplerin reddedilmesi
veya reddedilmiş sayılması şarttır. Kuruma başvuruda geçirilecek süre zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.” hükmü eklenmiştir.
Somut olayda, eldeki davanın 6552 sayılı yasanın yürürlük tarihinden sonra, 25.11.2014 tarihinde açıldığı nazara alındığından, 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine 3. fıkra olarak eklenen düzenleme gereği, dava açılmadan önce ...na müracaatın olması ve Kurumca müracaata konu istemin zımnen ya da açıkça reddedilmesi gerektiği dava şartı olarak düzenlenmiş olup, davacı tarafından 5521 sayılı Kanunun 7/3 maddesine uygun bir şekilde, davaya konu istem hakkında, ...na müracaat ve Kurum tarafından bu müracaata konu istemin reddine ilişkin bir işlem veya eylem bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda 6552 sayılı yasa nazara alındığında, kurumun dava açılmasına sebebiyet verdiğinden bahsetmek mümkün değildir.
6100 sayılı HMK nun “yargılama giderlerinin kapsamı” başlığını taşıyan 323. maddesinde yargılama giderlerinin hangi kalemleri kapsadığı tek tek sayılmış, “yargılama giderlerinden sorumluluk” başlığını taşıyan 326. maddede “kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği,” “yargılama giderlerine hükmedilmesi” başlığını taşıyan 332. maddesinde ise “yargılama giderlerine, mahkemece resen hükmedileceği, yargılama gideri, tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümün hüküm altında gösterileceği,” hüküm altına alınmıştır. Mahkemenin davalı kurum yönünden davanın konusuz kaldığına dair kabulünde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, kurum davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden, kurum aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu aykırıklıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ :
1-Hükmün gerekçe kısmının son paragrafında “Hal böyle olunca hizmet tespitine ilişkin dava konusuz kalmış olup karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş, davacının davayı açtığı andaki haklılık durumu gözetilerek yargılama giderleri ve vekalet ücreti davalıya yükletilerek” ibaresi silinerek, yerine “Hal böyle olunca..."luluğun tespitine ilişkin davada,....Bakanlığı yasal hasım olmadığından, İçişleri Bakanlığı yönünden davanın husumetten reddine, kurum yönünden ise dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ancak dava 6552 Sayılı yasanın yürürlüğünden sonra açıldığından ve Kurum davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar vermek gerekmiş” kelimelerinin yazımasına,
2-Hüküm fıkrası tamamen silinerek yerine,
“Davalı ... yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
Davalı kurum yönünden açılan dava konusuz kaldığından, bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Kurum davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı ... kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... Bakanlığına verilmesine""
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının talep halinde davacı tarafa ödenmesine,
Dair davacı ve vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 8 gün içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açık duruşmadan okunup usulen anlatıldı” yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.11.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.