Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/12541
Karar No: 2020/181
Karar Tarihi: 15.01.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/12541 Esas 2020/181 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2017/12541 E.  ,  2020/181 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İstihkak

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı alacaklı vekili ve davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı üçüncü kişi vekili, davalı alacaklı tarafından borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibinde İcra Müdürlüğünce borçlu şirketin her türlü hak ve alacakları üzerine haciz konulmasına karar verildiğini ve hesaptaki miktarın dosyaya gönderilmesi için müvekkili Bankaya yazı yazıldığını, müvekkili Banka tarafından söz konusu tutarlar üzerinde rehin, hapis ve takas mahsup haklarından sonra hüküm ifade etmek üzere haczin işlendiğini, ancak Bankanın rehin hapis takas ve mahsup hakları nedeniyle hesaptaki paranın icra dosyasına gönderilmesinin mümkün olmadığının bildirildiğini, buna rağmen İcra Müdürlüğünce haczedilen borca yeter miktarın dosyaya gönderilmesinin talep edildiğini, bunun usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, borçlunun hesaplarına ilişkin müvekkili bankanın takas, mahsup ve rehin hakkı olduğunun kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı alacaklı vekili, borçlulara ait olan hesapta bulunan meblağın Bankaya rehinli olmasına dayanılarak istihkak iddiasında bulunulmasının Banka müşterilerini korumaya yönelik olduğunu, Bankanın borçlu şirketten likit bir alacağı olmadığını, ayrıca davacı Bankanın alacağı gerçek olsa dahi müvekkilinin alacağından daha sonra muaccel olduğunu, belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece verilen ilk karar da, haciz yazısının tebliğ tarihi olan 15.08.2013 tarihi itibariyle davacı Bankanın takibe konu alacağa rüçhanlı muaccel alacak ve riskinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş kararın davacı tarafça temyizi üzerine Dairemizin 16.06.2015 tarihli ve 2015/1892 Esas, 2015/13287 Karar sayılı ilamı ile; “Mahkemece öncelikle üçüncü kişi Bankadan, davalı borçlu şirket ile Banka arasında imzalanan sözleşmelerin tarihini gösterir onaylı bir örneği ile ödeme planının ve varsa tahsilât makbuzlarının getirtilip, alacaklının başlattığı bu takibe konu borcun doğduğu tarih ve takip tarihi itibarı ile Bankaya olan borcun varlığını koruyup korumadığı, borç var ise ne kadar olduğu ve borçlu mudinin hesap hareketleri incelettirilerek, Banka tarafından rehin, hapis, takas ve mahsup hakkı ileri sürüldükten sonra borçlunun hesabından serbestçe tasarruf edip etmediğinin belirlenmesi için banka hesap işleri konusunda uzman bilirkişiden Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Aynı şekilde Bankanın, çekle işleyecek hesap açarken ve çek karnesi verirken gerekli basiret
    ve itinayı göstermek zorunda olduğu da dikkate alındığında, rehin hakkını sadece karşılıksız kalan çekler ve ibraz edilmeyen çekler ile ilgili olarak ileri sürebileceğinin kabulü gerekir. Bu nedenle haciz tarihi itibarı ile tamamen ya da kısmen karşılıksız kalan çeklerden doğan yasal sorumluluk miktarı ile henüz muhatap Bankaya ibraz edilmeyen çek yapraklarından kaynaklanan risk miktarı toplamı Banka kayıtları üzerinde yaptırılacak teknik bilirkişi eli ile saptanmalıdır. Mahkemece belirtilen tüm bu maddi ve hukuki özellikler dikkate alınmadan ve özellikle yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı biçimde karar verilmesi isabetli olmamıştır.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonunda; bilirkişi raporunda 15.08.2013 tarihi itibariyle ... ... A.Ş"nin 723.504,00 TL, .... A.Ş"nin Ata İnşaat ... A.Ş."ye kefaleti nedeniyle 24.175.552,20 TL doğmuş risklerinin bulunduğu, bu risklerin takip tarihinden önce gerçekleştiğinin belirtildiği, bu durumda borçlunun üçüncü şahıs nezdinde serbestçe tasarruf edebileceği bir alacağının bulunmadığı gerekçesiyle üçüncü kişi davacının istihkak iddiasının kabulüne karar verilmiş, karar davalı alacaklı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, üçüncü kişinin İİK"nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
    1.Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre temyiz eden davalı tarafın temyiz itirazları yerinde değildir.
    2.Davacı üçüncü kişi vekilinin vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Mahkemece davanın kabulü ile birlikte, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden “Davacı tarafça yapılan 1.790,80 TL yargılama gideri ile 6.970,57 TL vekalet ücretinin davalı üçüncü kişi ... Tekstil Tic. A.Ş"den alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir. Öncelikle hükümde ... Tekstil Tic. A.Ş. üçüncü kişi olarak gösterilmiş ise de, ... Tekstil Tic. A.Ş. davalı borçlu şirket olup, bu yanlışlığın maddi hatadan kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Yine her ne kadar mahkemece vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalılardan yalnızca .... A.Ş. den tahsiline karar verilmiş ise de, davalı borçlu şirket yanında alacaklı ... Tarım Gıda San. Paz. Yat. İşl. A.Ş."de davalı tarafta yer almakta olup, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden her iki davalının birlikte sorumlu tutulması gerekirken, yazılı şekilde vekalet ücreti ve yargılama giderinin yalnızca davalı borçludan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Ne var ki belirtilen bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Davalı alacaklı vekilinin yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 3.bendindeki "...davalı üçüncü kişi ... Tekstil Tic. A.Ş"den" ibaresinin çıkartılarak yerine "...davalılardan ..." ibaresi yazılmak suretiyle hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 4.111,60 TL onama harcının temyiz eden davalı alacaklıdan alınmasına ve peşin harcın da istek halinde temyiz eden davacı üçüncü kişiye iadesine, 15/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi