Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8802
Karar No: 2021/10300
Karar Tarihi: 23.09.2021

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/8802 Esas 2021/10300 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, tapuda kayıtlı taşınmazın düzeltme sonucu yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle uğranılan zararın tazmini ve birleştirilen davada da zararın tazmini istemiyle ilgili açılan davaları incelenmiştir. Mahkeme, davacının kazanımı olan taşınmazın yüzölçümünün 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereği düzeltilmesi sonucunda değer kaybına uğradığı sonucuna ulaşmıştır. Mahkeme, davalı Hazine'den asıl dava yönünde 12.780,00 TL, birleştirilen dava yönünde ise toplam 25.560,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar vermiştir. Ancak, mahkeme kararında eksiklikler tespit edilmiştir. Bilirkişi raporunun yeterli olmadığı ve taşınmazın değerlendirilirken öncelikle arsa mı arazi mi olduğunun belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Konuyla ilgili olarak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi hükümleri uyarınca taşınmazın değerinin tespiti yapılması gerekmektedir.
5. Hukuk Dairesi         2020/8802 E.  ,  2021/10300 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapuda kayıtlı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme sonucu yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini, birleştirilen dava ise TMK"nın 1007. maddesi uyarınca zararın tazminine ilişkin açılan ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı Hazine ile ihbar olunan vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    - K A R A R -

    Dava, tapuda kayıtlı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme sonucu yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini, birleştirilen dava ise TMK"nın 1007. maddesi uyarınca zararın tazminine ilişkin açılan ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma kararına uyularak asıl dava yönünden 12.780,00 TL, birleştirilen dava yönünden ise toplam 25.560,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile bir kısım ihbar olunan tarafından temyiz edilmiştir.
    İhbar olunanların temyiz hakkı bulunmadığından, temyiz talebinin reddine karar verildikten sonra, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bakımından yapılan incelemede;
    Dosya kapsamından tazminata konu ... parsel sayılı taşınmazın, 1953 yılında yapılan tapulama çalışmasında tarla niteliğiyle ve 35.500 m² yüzölçümü ile dava dışı 3. kişi adına tespit edilmişken, 1960 yılında hükmen gerçek kişiler adına tescil edildiği, davacının taşınmazın 1/25 hissesini, 21/11/2012 tarihinde satın alma yoluyla edindiği, taşınmazın tapu kaydına 05/03/2013 tarihinde "yüzölçüm hatası vardır" şerhi konulduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi gereğince yüzölçümünün 3.550 m² olarak düzeltilmesine karar verilerek 23/12/2014 tarihli işlemle tapuya işlendiği ve eldeki davanın ise 17/11/2014 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de; bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
    1-) Bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya yeterli değildir.
    Dava konusu taşınmaza değer biçilirken öncelikle arsa mı arazi mi olduğunun belirlenmesi gerekir.
    Bilirkişi raporunda dava konusu Ankara İli, Gölbaşı İlçesi, ... Köyü ... parsel sayılı taşınmazın niteliği net olarak belirlenmeden m² birim fiyatı soyut ifadelerle tespit edildiği gibi, % 40 oranında düzenleme ortaklık payı düşürülürken hesap hatası ile fazla bedel tespit eden rapor inandırıcı bulunmamıştır.
    Bu durumda; dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan dava tarihi itibariyle belediye imar planı içinde olup olmadığı, değilse belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun olup olmadığı hususlarının ilgili Belediye Başkanlığından sorulduktan sonra;
    1-a) Dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunun anlaşılması halinde; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması,
    1-b) Dava konusu taşınmazın arazi olduğunun anlaşılması halinde ise; yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak, taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirine göre değer biçildikten sonra, bulunan bedele varsa taşınmazın değerine etki edecek objektif artış gerektiren unsurlar da eklenerek, sonuca göre hüküm kurulması,
    Gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
    2-) Davalı Hazine harçtan muaf olduğu halde, yargılama giderleri arasında aleyhinde harca hükmedilmesi,
    3-) Dava konusu taşınmaz tek olup asıl dava ile birleştirilen dava tek bir hukuki nedene dayalı olarak açıldığından, toplam bedel üzerinden tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, asıl ve birleştirilen dava yönünden ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ihbar olunandan peşin alınan harçların istenildiğinde iadesine, 23/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi