15. Hukuk Dairesi 2017/2280 E. , 2017/3468 K.
"İçtihat Metni"... Oto Servis ve Tic. A.Ş. ile ... arasındaki davadan dolayı ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.10.2016 gün ve 2014/410-2016/481 sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi"ne istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı"nca verilen 22.05.2017 gün ve 2017/328-473 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
HMK geçici 1/2. madde gereğince 01.10.2011 tarihinden önce açılmış davalar yönünden HMK’da belirtilen temyize ilişkin parasal sınır da uygulanmayacaktır. 30.09.2011 tarihinden sonra açılan davalar için ise HMK hükümlerine göre temyize tabi olması halinde HMK’daki kesinlik sınırı uygulanacaktır.
Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi"nin miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararları verildiği anda kesin olup temyiz edilemez (HMK 362/1-a). Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, bu kırkbin Türk liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırkbin Türk lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir (HMK 362/2). Yukarıdaki 40.000,00 TL’lik parasal sınır 25.000,00 TL iken 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 42. maddesiyle yapılan değişiklikle 40.000,00 TL olmuştur. Aynı Kanun"la HMK’ya eklenen ek 1. madde gereğince bu miktarlar 2017 ve sonrası yıllarda her yıl yeniden değerlendirme oranında artırılacak ve artırım sırasında 10,00 TL kesirleri dikkate alınmayacaktır. Bu hükümlere göre hesaplama yapıldığında bölge adliye mahkemesi kararları yönünden 2017 yılı için temyiz kesinlik sınırı 41.530 ,00 TL’dir.
Temyiz dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi temyiz dilekçesinin reddine karar verir ve 344"üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder (HMK 346/1 ve 366). Temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise 01.06.1990 tarih 1989/3 Esas, 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından da temyiz talebinin reddine karar verilebilir. Bu içtihadı birleştirme kararı HUMK hükümleri nedeniyle verilmiş
olsa da HMK’daki benzer düzenlemeler de aynı yorum ve sonucu gerektirdiğinden HMK hükümlerine göre temyiz yönünden de uygulanmalıdır.
Yukarıda sözü edilen kurallar ve yapılan açıklamalarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; temyize konu karar 22.05.2017 tarihinde verilmiş olup dava tarihi 30.09.2011 tarihinden sonra olduğundan, temyiz kesinlik sınırı 41.530,00 TL"dir. Dava konusu edilen alacak miktarı 550,00 TL olup, kabul edilen miktar ise 550,00 TL"dir. Karar davalı tarafından kabulüne karar verilen 550,00 TL nedeniyle istinaf başvurusuna konu edilmiş ancak bölge adliye mahkemesinin verilen kararın miktar itibarıyla kesin olması nedeniyle istinaf dilekçesinin reddine dair verdiği karar bu kez temyiz edilmiş olup karara esas miktar temyiz kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi tarafından bu konuda temyiz dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi, verilmemiş olması halinde Yargıtay"ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir. Bu nedenle temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin, mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, ödediği temyiz peşin ve Yargıtay başvurma harçlarının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, HMK 302/5 ve 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın İlk Derece Mahkemesi"ne, karardan bir örneğin ise Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi"ne gönderilmesine 17.10.2017 gününde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.