14. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/2529 Karar No: 2012/5182 Karar Tarihi: 09.04.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/2529 Esas 2012/5182 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi 2012/2529 E. , 2012/5182 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.02.2010 gününde verilen dilekçe ile eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 06.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_ Dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifası sebebiyle yapılan ödemelerin istirdadı istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2-Taraflar arasında yazılı bir eser sözleşmesi bulunmaktadır. 23.10.2009 tarihli sipariş sözleşmesinde, davalının yapımını yüklendiği işlerin bütün nitelikleri ayrı ayrı gösterilmiştir. Aslolan sözleşmenin kararlaştırıldığı şekilde eksiksiz yerine getirilmesidir. Aksi halde, sözleşmeden beklenen yararlar dengesi bir taraf aleyhine bozulur. Böyle bir durumda da bir taraf edimini yerine getirmiş sayılmaz. Bir sözleşmede, edimin yerine getirildiğinden söz edebilmek için, borçlanılan eda ile (eseri meydana getirme borcu) fiilen yerine getirilenin sadece söze bakılarak değil, amacı itibariyle bir birine uyması gerekir. Sözleşmede beklenen gayeye ulaşılamaması ya da bu gayenin tehlikeye düşmesi hallerinde edanın (eserin) varlığından söz edilemez. Somut olaya gelince; Yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu, davalının meydana getirdiği eserde önemli ölçüde ayıpların bulunduğu, bu haliyle de eserin kabul edilemez nitelikte olduğu tespit edilmiştir. Borçlar Kanununun 360. maddesi uyarınca reddi gereken bu eser sebebiyle iş sahibinin bir bedel ödemesi gerekmez. Ödenmişse dahi, yükleniciden geri alınması talep edilebilir. Mahkemece bütün bu olgular gözetilerek bedelin iade edilmesine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Ancak 23.10.2009 tarihli sipariş formunda yatak odası imalatı yapılması kararlaştırılmış değildir. Esasen yatak odası ile ilgili bir ihtilaf da mevcut değildir. Buna rağmen mahkemece hüküm altına alınan bedelden yatak odasına ilişkin bedelin indirilmesi doğru olmamış, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 09.04.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.