Esas No: 2016/3665
Karar No: 2021/1737
Karar Tarihi: 18.05.2021
Danıştay 13. Daire 2016/3665 Esas 2021/1737 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/3665
Karar No:2021/1737
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Mümessillik İthalat İhracat ve Ticaret A.Ş.
VEKİLLERİ : Av. ... , Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Fonu
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: ... tarih ve ... sayılı ödemeye çağrı mektubuna istinaden kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ... tarih ve ... takip no'lu, 51.785.495-TL tutarlı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; dava konusu ödeme emrine dayanak ... tarih ve ... sayılı ödemeye çağrı mektubunun iptali istemiyle açılan davanın, Mahkemelerinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla esastan reddedildiği, ödeme emri için Kanunda sınırlı bir biçimde öngörülen nedenlerin de olayda bulunmadığı, kesinleşen Fon alacağının tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 28//11/2008 tarihli Protokolden önce 2005 yılında hakkında düzenlenen ödemeye çağrı mektubunun İdare Mahkemesi kararıyla iptal edildiği, dava konusu işlemin ise 2015 yılında tesis edildiği ve Protokolden sonra olduğu, ihtilafın ihale ve protokol tarihinden sonra gerçekleşen koşullara göre değerlendirilmesi gerektiği, verilen kararın Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin 19/02/2010 tarih ve E:2009/6920, K:2010/1459 sayılı kararına aykırı olduğu, davalı idarenin borcu tümüyle tahsil ettiği ve hatta tahsilat fazlasının bilabedel iade edildiği sabitken sıra cetvelinin kesinleşmediğini ileri sürerek yasal işlemlere başlamasının hukuka aykırı olduğu, davalı idarenin ... Ağır Ceza Mahkemesi'nde müdahillikten vazgeçtiği, bu durumun protokolde yer alan borçların ödendiğini ve Fon ile Grubun ibralaştığını gösterdiği , davalı idarenin tüm bu hususları yok sayarak takibat yapmasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, yapılan takibin Fon Kurulu'nun 02/06/2005 tarih ve 210 sayılı kararına dayandığı, davacının kredi ilişkisinin asıl borçlusu olduğu ve borcun ... Grubu tarafından taahhüt edilmesinin davacı şirketin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, Fon'un tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla yasal düzenlemelerin verdiği yetkileri kullanarak tüm sorumluları alacak tahsil edilene kadar takip etme hakkının bulunduğu, sıra cetveli kapsamında yapılacak ödemelere göre davacı şirket hakkında tesis edilen ödemeye çağrı mektubuna konu borcun tamamen kapanmadığı, Protokol gereği Fon'u ibra etmekten kaçınan şirketin sorumluluğunun devam ettiği, Danıştay 13. Dairesi'nin dava konusu ile ilgili görüşünü değiştirdiği, Fon'un tahsilat fazlası varlıkları ... Grubuna iade ettiği iddiasının gerçek dışı olduğu, ceza davasındaki müdahillikten vazgeçmenin alacağın tahsili anlamına gelmediği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 18/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.