Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araca, davalıların maliki, işleteni, sürücüsü ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın tam kusurlu olarak çarpması sonucu hasarlandığını belirterek sigortalıya ödenen miktardan trafik sigortası ödemesinin mahsubu ile kalan 3.412,79 TL’nin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, aracı uzun süreli kira sözleşmesi ile davalı ...’a kiraladığını, işleten olmadıklarını, kusur oranını ve tazminat miktarını kabul etmedikleri bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., kusura itiraz ederek davanın reddine karar verilmesi istemiştir.
Davalı ... davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... şirketi vekili, çoklu kazada 2918 sayılı 96. maddesi uyarınca iki yıllık sürenin beklenmesi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece toplanan delillere,Yargıtay bozma ilamına ve tüm dosya kapsamına göre davalı ... hakkındaki davanın işleten olmadığından reddine, 3.412,79 TL’nin faiziyle birlikte diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, davalı ... ile diğer davalı ... arasında uzun süreli kira sözleşmesi bulunmasına, aracın işletilmesi sonucu hak kazanılan bedellerinin davalı ... hesabına ödenmesine ve bu ödemelerin hesap kayıtlarında olduğunun anlaşılmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 25,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 30.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.