Esas No: 2016/2656
Karar No: 2021/2252
Karar Tarihi: 18.05.2021
Danıştay 7. Daire 2016/2656 Esas 2021/2252 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/2656
Karar No : 2021/2252
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Kimya Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem:Davacı tarafından üretimde kullanılmak amacıyla ithal edilen ve yangında zayi olan 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (I) sayılı Listenin B cetvelinde bulunan baz yağlara ilişkin olarak 2012 yılının Kasım döneminde tahakkuk ettirilerek ödenen özel tüketim vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme başvurusunun reddi üzerine açılan davada verilen merciline tevdi kararına istinaden yapılan şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile ödenen tutarın yasal faizi ile birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 122. ve 124. maddelerine göre idareden düzeltilmesi talep edilebilecek vergi hatalarının, kendisinden düzeltme isteminde bulunulan idari makamın veya uyuşmazlık halinde yargı yerinin, anılan Kanunun 3’üncü maddesinde öngörülen yorum tekniklerine başvurmadan, ilk bakışta anlayabileceği açıklıktaki vergilendirme yanlışlıkları olduğu, mevcut düzenlemeler uyarınca ilgililerin düzeltme şikâyet yoluna başvurabilmeleri için 213 sayılı Kanun'un 116 ve devamı maddelerinde belirtilen hesap ve vergilendirme hatalarından birinin bulunması ve bu hataların tamamen açık, hiçbir yorum ve tartışmaya gerek olmayan türden yanlışlıklar olması gerektiği; olayda, uyuşmazlığın çözümünün 4760 sayılı Özel tüketim Vergisi Kanunu hükümlerinin yorumuna bağlı olduğu, bu nedenle, ihtilaf konusu vergilerin düzeltme ve şikayet başvurusuna konu edilemeyeceğinden dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Zayi olan ürünler için özel tüketim vergisi ödeneceğine ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığı, (I) sayılı listesinin (B) cetvelinde yer alan ürünler için vergi yükümlülüğünün kullanımla doğduğu, zayi olan ürünlerin vergiye tabi olmadığı hususuna sözel yorumla kolaylıkla ulaşıldığından, düzeltme şikayet başvurusuna konu olabileceği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (I) sayılı listedeki malların ithal edilmesi durumunda yasal olarak belirlenen vergiyi doğuran teslim veya teslim sayılan haller gerçekleşmediği, bu durumun ise vergilendirme hatalarından biri olan mevzuda hata halini oluşturması nedeniyle düzeltme ve şikâyet yolu izlenilerek açılan davada işin esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerekirken, aksi yolda verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı tarafından üretimde kullanılmak amacıyla ithal edilmesine karşın yangında zayi olan baz yağlara ilişkin olarak 2012 yılının Kasım döneminde tahakkuk ettirilerek ödenen özel tüketim vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme başvurusunun reddi üzerine açılan davada verilen mercine tevdi kararına istinaden yapılan şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile ödenen tutarın yasal faizi ile birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin A fıkrasının 2. bendinde, vergi kanunlarının lafzı ve ruhu ile hüküm ifade edeceği, lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının hükümlerinin, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularak uygulanacağı; 122. maddesinde, mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden isteyebilecekleri; 124.maddesinde vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri; 116. maddesinde, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınmasının vergi hatası olduğu; 118. maddesinin 3. fıkrasında, vergilendirme hatası olarak belirtilen mevzuda hatanın, açık olarak vergi mevzuuna girmiyen veya vergiden müstesna bulunan gelir, servet, madde, kıymet, evrak ve işlemler üzerinden vergi istenmesi veya alınması olarak açıklandığı; 119. maddesinin 5. fıkrasında da vergi hatalarının meydana çıkarılması yollarından biri olarak mükellefin müracaatı hüküm altına alınmıştır.
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun ''Verginin konusu'' başlıklı 1. maddesinde, Kanuna ekli (I) sayılı listedeki malların ithalatçıları veya rafineriler dahil imal edenler tarafından tesliminin bir defaya mahsus olmak üzere özel tüketim vergisine tâbi olduğu; 2. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde teslimin, bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya malik adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olduğu ifade edilmiş; 3. fıkrasında ise vergiye tabi malların, vergiye tabi olan malların imali dışında her ne suretle olursa olsun kullanılması, sarfı, işletmeden çekilmesi veya işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesi teslim sayılan haller olarak tanımlanmış; 3. maddesinde, vergiyi doğuran olayın, mal teslimi veya ilk iktisap hallerinde malın teslimi veya ilk iktisabı, ithalatta, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'na göre gümrük yükümlülüğünün doğması, ithalat vergilerine tâbi olmayan işlemlerde ise gümrük beyannamesinin tescili ile gerçekleştiği; 4. maddenin 1. fıkrasının (a) bendinde, özel tüketim vergisinin mükellefinin, bu Kanun'a ekli (I), (III) ve (IV) sayılı listelerdeki mallar ile (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tâbi olmayanları imal, inşa veya ithal edenler ile bu malların müzayede yoluyla satışını gerçekleştirenler olduğu, 2. fıkrasında da gerekli görülen hallerde Maliye Bakanlığı'nın vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergi tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği belirtilmiş, yine aynı Kanun'un 15. maddesinin 1. fıkrasında, mükelleflerin özel tüketim vergisini satış belgelerinde ayrıca göstermeye mecbur oldukları, vergiye tâbi bir işlem söz konusu olmadığı veya bu Kanun kapsamına giren vergiyi fatura veya benzeri belgelerde göstermeye hakkı bulunmadığı halde, düzenlediği bu tür belgelerde bu vergiyi gösterenlerin, söz konusu vergiyi beyan ve ödemekle mükellef oldukları, bu hükmün Kanuna göre borçlu oldukları vergi tutarından daha yüksek bir tutarı gösteren mükellefler için de geçerli olduğu, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri saklı kalmak üzere, (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tâbi olan malların kayıt ve tescil edildikten sonra iade edilmesi hali hariç, malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya diğer nedenlerle matrahta değişiklik vuku bulduğu ya da yersiz veya fazla vergi hesaplandığı hallerde vergiye tâbi işlemleri yapmış olan mükelleflerin; bunlarla ilgili borçlandıkları ya da ödedikleri vergiler için değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve meydana geldiği dönem içinde düzeltme yapabilecekleri, bu vergiden mahsup edebilecekleri veya iade talebinde bulunabilecekleri, (II) sayılı listede yer alan kayıt ve tescile tâbi olan mallar için dönem şartının aranmayacağı, şu kadar ki, iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olmasının, yersiz veya fazla ödenen verginin alıcıya iade edilmesinin ve bu işlemlerin defter kayıtları, belgeler ile beyannamede gösterilmesinin şart olduğu hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
213 sayılı Kanun'un yukarıda açıklanan maddelerine göre idareden düzeltilmesi talep edilebilecek vergi hataları, kendisinden düzeltme isteminde bulunulan idari makamın veya uyuşmazlık halinde yargı yerinin, anılan Kanun'un 3. maddesinde öngörülen yorum tekniklerine başvurmadan, ilk bakışta anlayabileceği açıklıktaki vergilendirme yanlışlıklarıdır.
Öte yandan, Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (I) sayılı listedeki mallar için vergiyi doğuran olay, yurt içi teslimlerde veya teslim sayılan hallerde meydana gelmekte, bu malların ithali verginin konusuna girmemektedir.
Dosyanın incelenmesinden; kimyasal madde ve tinerlerin, verniklerin, boyaların ve bunların ham, yarı mamul ve mamul maddelerinin ve bunların aksam teferruat ve yedek parçalarının değerlendirilmesi, imalatı faaliyeti ile uğraşan davacının üretimde kullanmak üzere, White Spirit, Toulen ve Tiner ithal ettiği, 07/08/2012 tarihinde, şirketin fabrikasında meydana gelen yangında zayi olarak kullanılamaz hale gelen ürünlere ilişkin Kasım döneminde beyanname verilerek özel tüketim vergisinin ödendiği, 24/01/2013 tarihinde de vergi dairesi müdürlüğüne başvuru yapılarak, ödenen vergi ve üzerinden hesaplanan katma değer vergisinin düzeltilmesinin istendiği, davalı idare tarafından ise 4760 sayılı Kanunda; yangın sonucu zayi olan malların özel tüketim vergisine tabi olmayacağı hususunda bir açıklamaya ver verilmediği dolayısıyla düzeltme talebinin yerine getirilmesinin mümkün olmadığının davacıya bildirildiği, yapılan şikayet başvurusunun da zımnen reddedilmesi üzerine ödenen özel tüketim vergisinin yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Olayda; üretimde kullanılmak üzere ithal edilen 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (I) sayılı listedeki malların bir kısmının zayi olması durumunda, söz konusu mallara ilişkin olarak anılan Kanun'un 15. maddesinin 1. fıkrası uyarınca vergiye tabi bir işlemin söz konusu olmayacağı, dolayısıyla vergiyi doğuran olayın gerçekleşmeyeceği açıktır. Öte yandan, bu belirlemeye, hukuki bir değerlendirmeyle değil, maddi olgunun saptanması sonucunda ulaşılacak olması nedeniyle 213 sayılı Kanun'un 118. maddesinin 3. fıkrasında tanımlanan ve vergilendirme hatası olarak kabul edilen "mevzuda hata"nın varlığının kabulü de zorunludur. Bu itibarla, vergisi davaya konu edilen malların, davacının işyerinde meydana gelen yangında zayi olduğu hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığından, düzeltme ve şikâyet yolu izlenilerek açılan davada belirtilen durum gözetilmeksizin aksi yolda verilen kararda yasal isabet görülmemiştir.
Diğer yandan, bozma üzerine verilecek kararda davacının faiz istemi hakkında da ayrıca değerlendirme yapılacağı tabiidir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/05/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan mahkeme kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, mahkeme kararının onanması gerektiği oyu ile, karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.