MAHKEMESİ : İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 09/07/2013
NUMARASI : 2012/248-2013/205

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, müvekkillerine ait iş hanının davalı sigorta şirketine kira kaybı klozu da dahil olmak üzere işyeri paket sigortası ile sigortalı olduğunu, teminat dönemi içinde 2006 Mayıs ayında binaya giren kimliği belirsiz kişilerin binayı tahrip edip zarar verdiklerini, ancak davalı sigorta şirketinin ödeme yapmadığını, ekonomik zorluklar nedeniyle müvekkillerinin sahip oldukları iş hanının tamiratına davalının mahkeme kararına binaen ödeme yapmasıyla 18.10.2011 tarihinde başlayabildiklerini, bu nedenle 2011 yılı Aralık ayına kadar kira geliri zararları bulunduğunu ileri sürerek 512.270,00 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacıların sahibi oldukları ve hasar nedeniyle kiraya veremedikleri işyerleri ve bürolar açısından hasar bedelini vaktinde ödemeyen davalı sigorta şirketi nedeniyle mahrum kaldıkları kira alacaklarının tahsilini talep ettikleri, HMK 4. madde gereğince kira ilişkisinden doğan davalarda Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu, mahrum kalınan kira bedelleri yönünden açılan dava ticari dava niteliğinde bulunmadığı gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, işyeri sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyuşmazlığın kira alacağından kaynaklandığı gerekçesiyle Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır. Somut olayda talep edilen kira kaybı tazminatı, taraflar arasındaki işyeri paket sigortasındaki kira kaybı klozuna dayanmakta olup, uyuşmazlık sigorta hukuku hükümlerine göre çözülecektir.
Sigorta Hukuku 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 1401 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, aynı yasanın 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, 5. maddesinin 2. fıkrasında ise, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalıdır. Bu durumda, ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği hususu mahkemece nazara alınarak karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 30.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.