11. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/1137 Karar No: 2019/2984 Karar Tarihi: 15.04.2019
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/1137 Esas 2019/2984 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2018/1137 E. , 2019/2984 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 09/10/2017 tarih ve 2017/680-2017/1015 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkilinin dava dışı şirkete müdür olarak atandıktan sonra 18.05.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi"nde yapılan ilan ile 04.05.2007 tarihinde müdürlükten ayrıldığını, müvekkilinin müdürlük yaptığı dönem için dava dışı şirketin vergi ve SGK borçları ortaya çıkması üzerine 38.783,25 TL vergi borcunun, 11.241,00 TL SGK borcunu müvekkili tarafından ödendiğini, borçtan dava dışı şirketin ortağı ve müdür olan davalı ... sorumlu bulunduğunu ileri sürerek toplam 50.024,25 TL"nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacının ödediği borçlardan öncelikle şirketin kendisinin sorumlu olduğunu, dava dışı vergi ve SGK borçlusu şirketin %50 payının ASES Ltd. Şti"ye, %40 payının Mehmet Koçaslan"a, %10 payının müvekkiline ait olduğunu, sorumluluğu bulunsa bile hisse miktarı ve sorumlu olduğu dönemle sınırlı sorumlu olduğunu, ayrıca davanın kamu borçlusu olan şirkete yöneltilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece, Anayasa Mahkemesinin 9/03/2015 tarih ve 2014/144 E. 2015/29 K. sayılı kararının eldeki davayı etkileyecek mahiyette olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü 19.349,05 TL alacağın 12/03/2013 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 990,73 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 15/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.