Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4513
Karar No: 2017/3448
Karar Tarihi: 16.10.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/4513 Esas 2017/3448 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı firma ile davacı şirket arasında akdî ilişki kurulduğunu savunan davacı, düzenlediği faturaların davalının defterlerine kayıtlı olması nedeniyle taraflar arasında akdî ilişkinin kurulmuş bulunduğunun kabul edilmesi gerektiğini belirtir. Mahkeme de bu kanıya katılır ve akdî ilişki kabul edilir. Ancak iş bedelinin hesaplanması konusunda uyuşmazlık bulunduğu için, Türk Borçlar Kanunu'nun 481. maddesi gereğince mahalli serbest piyasa rayicine göre bedelin belirlenmesi gerektiği belirtilir. Bu konuda, gerekirse uzman bilirkişi aracılığıyla veya yerinde keşif yapılarak bir rapor alınması gerektiği belirtilerek, hükmün davalı yararına BOZULMASINA karar verilir.
Kanun Maddeleri: Türk Borçlar Kanunu'nun 481. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 266. ve devamı maddeleri.
15. Hukuk Dairesi         2016/4513 E.  ,  2017/3448 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    - K A R A R -
    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yürütülen icra takibine itirazın iptâli talebine ilişkindir. Davacı yüklenici davalı ise; iş sahibidir. Davacı vekili; ... ili ... İlçesi 13381 ada 02 parsel de bulunan taşınmazın mekanik tesisat projesinin müvekkili firma tarafından hazırlandığını, projeler bedeli karşılığı davalı firmaya 18.03.2014 tarih 044973 sıra nolu 7.500,00 TL bedelli, 02.04.2014 tarih 0447975 sıra nolu 10.000,00 TL bedelli 02.04.2014 tarih, 044976 sıra nolu 5.500,00 TL bedelli toplam 23.000,00 TL olan üç adet fatura düzenlendiğini, işin karşılığının ödenmemesi üzerine faturalara dayanarak ... 7. İcra Müdürlüğü"nün 2014/9633 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı firma tarafından borca itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, davalı tarafın itiraz dilekçesinde itiraz nedenini belirtmediğini, borcunu inkâr ettiğini, iş bedelini de ödemediğini, takibe konu faturalarda belirtilen işin müvekkili firma tarafından yapıldığını, icra takibinde dayanılan ... belediyesi’nin 25.03.2014 tarih ve 2014/27 nolu yapı onay ruhsatından da anlaşıldığını, davalı firmanın aynı yapıda statik projeyi yapan, dava dışı ... mühendislik adlı firmaya da iş bedelinin ödemediğini, kesilen faturaların icra takibine konulduğunu, bu dosyaya da itiraz edildiğini, davalı firmanın yaptırdığı iş bedellerini ödemeden kaçtığını beyan etmiş, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile icra dosyasına yapılan itirazın iptâlini ve takibin devamına, %20"den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı hükmedilmesini ve tüm yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiş, davalı vekili,davalının maliki olduğu, ... ili ... ilçesi 13381 Ada 2 parselde bulunan taşınmazda yapılacak ... Park için ... 13. Noterliği"nin 23/01/2014 tarih ve 2688 yevmiye nolu vekâletnamesi ile dava dışı ..."ye vekâlet verildiğini, dava dışı ..."nin davacı şirket ile statik projenin yapımı hususunda anlaştığını, davalı şirket ile davacı şirket arasında doğrudan hiç bir ticari ilişkinin bulunmadığını, davalı şirket yetkilisi tarafından Mehmet Sivri"ye 45.000,00 TL ödeme yapıldığını, bu miktardan
    30.000,00 TL"lik kısmının statik, elektrik, mekanik proje bedellerini kapsadığını, davacı şirket ile davalı şirket arasında işin yapımı konusunda hiçbir sözleşme akdedilmediğini davalı şirketin ödemekle yükümlü olduğu bedeli işin yapımı için anlaştığı kişiye yaptığını, icra takibine konu olan faturaların kapalı fatura olduğunu, kapalı fatura düzenlenmesinin nedeninin davalı tarafından dava dışı ..."ye yapılan ödemeden davacı tarafın tahsilat yapmış olmasından dolayı olduğunu, açılan takiple mükerrer tahsilat yapılmak istendiğini, beyan etmiş, açıklanan nedenlerle davanın reddine, %20"sinden aşağı olmamak üzere davacı tarafın kötüniyet tazminatı ödemesine karar verilmesini savunmuş, mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilmiş, karar davalı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
    ... 7. İcra Müdürlüğü"nün 2014/9663 Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine 23.940,81 TL alacak üzerinden ilâmsız takip yapıldığı, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlu davalının borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu ve 1 yıllık yasal süresi içerisinde itirazın iptâli davasının açıldığı anlaşılmıştır.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davacı taraf davalı iş sahibine iş yaptığını, bu işlerle ilgili 18.03.2014 tarih, 044973 sıra nolu 7.500,00 TL bedelli, 02.04.2014 tarih, 044975 sıra nolu 10.000,00 TL bedelli ve 02.04.2014 tarih, 044975 sıra nolu 7.500,00 TL bedelli olmak üzere toplam 23.000,00 TL bedelli fatura düzenlediğini ve bu fatura bedellerinin ödenmediğini iddia etmekte, davalı ise davacı ile akdî ilişki kurulmadığını işin dava dışı ... adlı üçüncü kişiye yaptırılıp bedelinin bu kişiye ödendiğini savunmaktadır. Taraflar arasında akdî ilişki kurulduğu hususu davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı defterlerine kaydedilmesinden anlaşılmaktadır. Bir başka deyişle; davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı defterlerine kayıtlı olması nedeniyle taraflar arasında akdî ilişkinin kurulmuş bulunduğunun kabulü zorunludur. Akdî ilişkinin kurulduğunun kabul edilmesiyle birlikte taraflar arasında kararlaştırma bulunmadığından iş bedelinin hesaplanmasında sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 481. maddesine göre eserin bedeli önceden belirlenmemiş veya yaklaşık olarak belirlenmişse bedel, yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak belirlenir. Dairemizin bu konudaki yerleşmiş içtihatları ve doktrinde kabul edildiği üzere bundan anlaşılması gereken, işin yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayicine göre bedelin belirlenmesidir.
    6100 sayılı HMK hükümlerine göre; mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya
    yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler. Mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden, yeni sorular düzenlemek suretiyle ek rapor alabileceği gibi, tayin edeceği duruşmada, sözlü olarak açıklamalarda bulunmasını da kendiliğinden isteyebilir. Mahkeme, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabilir. Hâkim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.
    O halde mahkemece yapılacak iş; taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu ancak iş bedelinin hesaplanmasında uyuşmazlık bulunduğundan TBK"nın 481. madde gereğince mahalli serbest piyasa rayicine göre bedelin belirlenmesi gerekir. Ne kadar iş bedeli hak edildiği hususu gerektiğinde 6100 sayılı HMK"nın 266 ve devamı madde hükümlerine uygun seçilecek uzman bilirkişi yada bilirkişiler kurulu aracılığıyla gerektiğinde yerinde keşif yapılmak suretiyle saptanmalı ve alınacak rapor değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurmaktan ibaret olmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi