Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4744
Karar No: 2017/3440
Karar Tarihi: 16.10.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/4744 Esas 2017/3440 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı firma ile davacı firma arasında yapılan eser sözleşmesi gereğince basketbol sahası yapımı için iş takibi başlatılmıştır. Davalı firma ayıplı iş yapıldığı gerekçesiyle itirazda bulunmuştur. Mahkemece yapılan incelemede, garanti şartı olmadığı ve ayıp sebebiyle bedelden indirim yapılamayacağı belirtilmiştir. Bu nedenle, iş bedeli 97.554,50 TL değil 114.770 TL üzerinden hesaplanarak, ödeme 95.000 TL olarak kabul edilmiştir. Mahkeme, davacı firma lehine hüküm tesis etmediği için karar bozulmuştur.
Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu 355. Madde ve Türk Borçlar Kanunu 480. Madde.
15. Hukuk Dairesi         2016/4744 E.  ,  2017/3440 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından duruşma istenmiş ise de miktar itibariyle duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    - K A R A R -
    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptâline ilişkin olup davacı vekili dava dilekçesinde fatura ve dayanağı sözleşmeden kaynaklı alacaklarının tahsili için icra takibi başlattıklarını, davalı yanın müvekkili firmaya borçlu olduğunu bilmesine rağmen takibi durdurmak amacıyla itirazda bulunduğunu, faturada belirtilen işlerin tamamının yapılmış olduğunu ve davalı yan tarafından yıllardır kullanılmakta olduğunu, itirazın iptâliyle icra inkâr tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiş; davalı vekili ise cevap dilekçesinde okulun basketbol sahasının yapım işini davacı yana verdiklerini, işin projeye aykrı ve ayıplı yapıldığını, yapılan uyarılara rağmen ayıpların giderilmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; taraflar arasında götürü bedel eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu uyuşmazlık konusu değişdir. Uyuşmazlık iş bedelinin hesaplanmasında ve ayıp bedelinin mahsubunun gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Eserin bedeli 20.10.2010 tarihli sipariş belgesinde KDV dahil 140.000,00 TL olarak belirtilmişse de davacı 01.01.2011 tarihli faturada KDV dahil 114.770,00 TL olarak
    faturayı düzenlemiş ve bakiye alacağı için takip başlatmıştır. Götürü bedel eser sözleşmesi BK."nın 355. maddesi ve TBK."nın 480. maddesinde düzenlenmiş olup, sözleşmede kararlaştırılan bedelin tamamının ödenmesi zorunludur. Davalı taraf ayıp savunmasında bulunmuş ise de ayıba ilişkin ihbar mükellefiyetini yerine getirdiğine dair herhangi bir delil sunmamıştır. Sözleşmede garanti şartı da bulunmamaktadır. Bilirkişi tarafından saptanan hususlarda eksiklik olmayıp açık ayıp olduğundan ve ayıp sebebiyle bedelden indirim yapılması doğru olmadığından mahkemece bu husus gözetilerek iş bedeli 97.554,50 TL olarak değil 114.770,00 TL üzerinden belirlenerek hesaplama yapılması gerekir. Öte yandan davalı taraf davacının talimatıyla üçüncü kişiye 1.062,00 TL ödediğini ileri sürmüşse de bu husus da yasal delillerle kanıtlanamamıştır. Bu nedenlerle ödeme 95.000,00 TL olarak kabul edilmelidir. Bu durumda mahkemece talep edilen miktar üzerinden davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davacı vekili yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi